WIRFT SIE ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

Wirft sie Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Wann wirft sie?
Ne zaman enikleyecek?
Wirft sie wieder mit Essen?
Bebek yine mama mı fırlatıyor?
Der Hausherr wirft sie ins Verlies.
Sahibi onu atmamı, kaybetmi tir.
Ein großer Sturm taucht auf und wirft sie ab.
Büyük bir fırtına ortaya çıkar ve onları fırlatır.
Dann wirft sie mit etwas.
Sonra bir şeyler fırlatıyor.
Combinations with other parts of speech
Er nimmt die blutige Toga… Wirft sie in die Menge.
Kanlı togayı aldı… ve kalabalığa fırlattı.
Schon wirft sie das Handtuch.
Hemen havluyu attı bile.
Ein großer Sturm taucht auf und wirft sie ab.
Büyük bir fırtına ortaya çıkıyor ve onları fırlatıyor.
Warum wirft sie mich dann raus?
Öyleyse niye beni kovuyor?
Ein großer Sturm taucht auf und wirft sie weg.
Büyük bir fırtına ortaya çıkıyor ve onları fırlatıyor.
Er wirft sie in das Spülbecken.
Onları eviyenin içine fırlatıyor.
Zersägt sie, wirft sie ins Meer.
Onları doğrayıp okyanusa atıyormuş.
Warum wirft sie ausgerechnet Ihnen ein Stück Rindfleisch an den Kopf?
Bir kimse neden birine biftek parçası atar ki?
Mann prügelt Katze, wirft sie aus dem 10. Stock.
Kedi 10. kattan atladı, kedi 10. kattan atlarsa.
Sie ist glücklich, aber meine Mutter nimmt ihre Gabe und wirft sie beiseite.
O mutlu ama annesi hediyeyi alır ve bir kenara atar.
Wenn ich krank bin, wirft sie mich aus dem Team.
Hasta olduğumu düşünürse beni de takımdan atacaktır.
Als er das Blut am Ärmel sieht,bekommt er Angst und wirft sie in den Müll.
Kolundaki kan lekesini görünce panikliyor veceketi çöpe atıyor.
Das Programm wirft Sie in einen Sturm von Beschwerden.
Program şikayetlerin bir koşuşturma içine atar.
Komisch war nur, fünf Minuten später wirft sie mich aus dem Bett.
Asıl önemlisi, beş dakika sonra beni yataktan şutladı.
Diese Entführer wirft Sie in einen Strudel von Werbung für Geld.
Bu korsan para için reklamlara bir kasırga fırlatıyor.
Dieser Newell lässt sie abblitzen, der Vater wirft sie aus dem Haus.
Newell tarafından reddedildi. Babası tarafından evden atıldı.
Die adware wirft Sie in einen Strudel von“Ads by Ib. adnxs. com.”.
Bu reklam atar içine bir kasırga“ Reklamlar tarafından Ib. adnxs. com.”.
Sie malt mit Tampons und wirft sie ins Publikum.
Tamponla resim yapıp seyircilere fırlatıyor.
Das Spiel wirft Sie als unglückliche Figur, die Laserstrahlen aus dem Gesicht schießt.
Oyun yüzünün dışarı lazer ışınları vuruyor şanssız bir karakter olarak sizi atmalarını.
Dann verbreitet sich Korruption, und wirft Sie in völlige Verwirrung.
Sonra, yolsuzluk yayılır ve tam bir kargaşa içine atar.
Aber in diesem Moment werden die Schiffe destruktiv,energorazryad und wirft sie aus der Bahn.
Ama şu anda gemi yıkıcı energorazryad,ve tabii ki onları atar edilir.
Kino nimmt dann die Perle und wirft sie so hart wie möglich zurück in den Ozean.
Kino inciyi alır ve okyanusa geri döndürecek kadar sert fırlatır.
Arbeiten; es ruiniert damit die kleinen Industriellen und wirft sie ins Proletariat.
Araçlarla çalışmaya zorlar ve böylece küçük sanayicileri yıkıp onları proleteryanın.
Kino nimmt dann die Perle und wirft sie so hart wie er in den Ozean zurückkehren kann.
Kino inciyi alır ve okyanusa geri döndürecek kadar sert fırlatır.
Er erschießt sie, häutet sie ab und wirft sie ins Wasser.
Sonra onları vuruyor… derilerini yüzüyor ve her cesedi farklı bir nehire atıyor.
Sonuçlar: 45, Zaman: 0.0289

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce