Wirklich liebt Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Der dich wirklich liebt.
Gibt es niemand anderen… den Ihr wirklich liebt?
Gerçekten sevdiğin başka kimse yok mu?Der dich wirklich liebt.
Sen gerçekten seven kisi.Woher soll ich wissen, Ob er mich wirklich liebt?
Beni gerçekten sevdiğini nasıl anlayacağım?Wenn der Soldat sie wirklich liebt, wird er niemals aufgeben.
Bir asker gerçekten severse asla vazgeçmez.Combinations with other parts of speech
Wenn eine Frau einen Mann wirklich liebt-.
Kadın bir erkeği gerçekten severse.Wenn man jemanden wirklich liebt, sind alle Tricks der Welt egal.
Birini gerçekten seversen dünyadaki tüm numaraların bir önemi yoktur.Ich sehe, dass ihr euch wirklich liebt.
Gerçekten aşık olduğunu görebiliyorum.Wenn man jemanden wirklich liebt, will man nur, dass er glücklich ist.
Seninle olmasa bile onun mutlu olmasını istersin. Çünkü birisini gerçekten seversen.Woher weiß man, dass man wirklich liebt?
Gerçekten aşık olduğunu nasıl anlarsın?Das Gefühl, dass dich niemand wirklich liebt, kann verschiedene Ursachen haben.
Kimsenin sizi gerçekten sevmediği duygusu farklı yerlerden gelebilir.Woher soll ich wissen, Ob er mich wirklich liebt?
Nasıl anlayacağım beni gerçekten sevdiğini.Und du findest heraus, was er wirklich liebt. Zünde das Haus eines Mannes an.
Adamın birinin evini yak… sonrasında neyi gerçekten sevdiğini öğrenirsin.Du musst die Person finden die Arthur wirklich liebt.
Arthurun gerçekten sevdiği kişiyi bulmalısın.Wenn er sie wirklich liebt.
Eğer onu gerçekten sevseydi.Du könntest dort jemanden treffen der dich wirklich liebt.
Seni gerçekten seven birileriyle tanışabilirsin.Dies erlaubt Ihnen, jemanden zu finden, der wirklich liebt und akzeptiert Sie nicht.
Bu durum sizi gerçekten seven ve kabul eden birini bulmanıza izin vermez.Im Allgemeinen geschieht dies, wenn man keine Sportart findet, die man wirklich liebt.
Genellikle bu, gerçekten sevdiğiniz bir spor bulmadığınız zaman olur.Ich bin die einzige Person, die dich wirklich liebt, objektiv.
Hatta seni gerçekten seven tek insan benim… tarafsız bir gözle.Darum müssen wir für dich jemanden finden, der dich wirklich liebt.
Yapmamız gereken seni gerçekten seven birilerini bulabilmek.Was wird Isak sagen, der mich wirklich liebt?
Beni gerçekten seven Isak ne diyecek?Es ist schön, mit jemanden zu reden, der dich wirklich liebt.
Seni gerçekten seven birisiyle konuşmak güzel.Du musst die Person finden die Arthur wirklich liebt.- Liebe?
Aşk mı? Arthurun gerçekten sevdiği kişiyi bulmalısın?Alle was wir wirklich zum Überleben brauchen, ist ein einziger Mensch, der uns wirklich liebt.
Kurtulmamız için bize tek gereken bizi gerçekten seven biri.So zeigt ein Mann eine Frau, die er wirklich liebt.
Bu adam bir erkeği gerçekten sevdiği kadını gösterir.Schon erstaunlich, was ein Mann für dich tut, wenn er dich wirklich liebt.
Jemandem die Person zu nehmen, die er wirklich liebt.
Bir insanın gerçekten sevdiği bir şeyi elinden almak.Du könntest dort jemanden treffen der dich wirklich liebt.
Orada seni gerçekten seven birine rastlayabilirsin.Du merkst nicht einmal… wenn dich jemand wirklich liebt.
Birinin seni gerçekten sevdiğini bile fark edemiyorsun!So weint man nur um jemanden, den man wirklich liebt.
Erkek ancak gerçekten aşık olduğu biri uğruna ağlayabilir.
