WURDE VERBRANNT ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

Fiil
yandı
brennen
zu verbrennen ist
yakıldı
verbrannt
brannten
wurden verbrannt
angezündet
niedergebrannt
eingeäschert
in brand gesteckt
yaktılar
verbrennen
anzünden
niederbrennen
abfackeln
die verbrennung
feuer
wehtun
yakılmış
verbrannt
verbrannt werden
wurde eingeäschert
wurden niedergebrannt

Wurde verbrannt Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Guy wurde verbrannt.
Guy yandı.
Die russische Fahne wurde verbrannt.
Rus bayrağı yakıldı.
Meine Mutter wurde verbrannt und auch mein Vater.
Annemin de yanardı babamında yanardı….
Ein Teil der Bücher wurde verbrannt.
Fakat kitabın bir kısmı yanmış.
Das meiste wurde verbrannt, aber das war so tolle Qualität.
Çoğunu da yaktılar ama çok iyi maldı.
Ein Fischerboot wurde verbrannt.
Bir balıkçı teknesi yandı.
Sein Körper wurde verbrannt und die Asche über dem Mittelmeer verstreut, jenseits von israelischem Gewässer.
Cesedi yakılır, külleri ise Akdenizin İsrail sınırları haricindeki sulara bırakılır….
Seine Leiche wurde verbrannt.
Cesedi de yakıldı.
Ich wollte blond werden undmein luxuriöses dunkles Haar wurde verbrannt.
Sarışın olmak istedim velüks siyah saçlarım yakıldı.
Moskau wurde verbrannt.
Moskova yanmıştır.
Könnte man meinen, aber Linda wurde verbrannt.
Öyle düşünebilirsin ama Linda yakılmış.
Seine Leiche wurde verbrannt? Von wem?
Yakıldı mı? Kim yaktı?
Ich habe Feuer mit Feuer bekämpft… und wurde verbrannt.
Ateşe ateşle karşılık verdim ve yandım.
Sein Leichnam wurde verbrannt und die Asche der Witwe übergeben.
Vücudu yakılmıştır ve külleri kızı Viviana verilmiştir.
Alles von ihm? Er wurde verbrannt.
Hepsi mi? Gömülmedi, yakıldı.
Eine iranische Flagge wurde verbrannt, als sich anti-iranische Demonstranten vor dem iranischen Konsulat versammelten.
İran karşıtı kişiler İran büyükelçiliği önünde toplanarak İran bayrağını yaktılar. Göstericiler.
Giordano Bruno wurde verbrannt.
Giordano Brunoyu yakmışlardı.
Alle Kleidung ist im Haus geblieben und wurde verbrannt.”.
Kullanılan bütün eşyalar evin içinde kalmış ve yanmış.
Fing Feuer, ihr Bein wurde verbrannt. Ihr Auto fuhr in den Hamptons gegen einen Baum.
Ağaca çarpan arabası alevler içinde kalmıştı ve kadının bacağı yanmıştı.
Alles, was ich besitze, wurde verbrannt.
Sahip olduğum her şey yandı.
Hitler-Puppe wurde verbrannt.
Obama Kuklası Yakıldı.
Genau der. Der Rothaarige?Sein Gesicht wurde verbrannt.
Kızıl olan mı? Aynen o,yüzünün yarısı yanmış halde döndü.
Giordano Bruno wurde verbrannt.
Giordano Bruno ateşte yakıldı.
Körper, Heime, Vorräte,Nahrung- alles wurde verbrannt.“.
Cesetler, evler, erzaklar, yiyecekler;her şey yakılıyordu.”.
Ich auch und wurde verbrannt.
Ben de adamıştım, sonra bu yüzden kazığa bağlayıp yaktılar.
Sie überlebte. Das diente als Beweis, und sie wurde verbrannt.
Hayatta kaldı. Bu büyücülüğün bir kanıtı deyip onu direğe bağlayıp yaktılar.
Unerwünschte Chemikalien wurden abgebaut,gespeichertes Fett wurde verbrannt und beschädigte Zellen wurden repariert.
İstenmeyen kimyasal maddeler bozuldu,depolanan yağ yakıldı ve hasarlı hücreler onarıldı.
Jessie O'Brians Leiche wurde verbrannt.
Jessie OBrienın cesedi yakılmış.
Alles, was dein Dad über Cray schrieb, wurde verbrannt… oder gestohlen.
Yani babanın Damian Cray hakkında yazdığı her şey ya yandı… ya çalındı… ya da silindi.
Meine Familie und mein Haus wurden verbrannt.
Ailem ve evim yakıldı.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0553

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce