ELECTRONIC DEVICE ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

[ˌilek'trɒnik di'vais]
[ˌilek'trɒnik di'vais]
bir elektronik cihazla
electronic device
elektronik bir alet
an electronic device
elektronik cihaz
electronics
electronic devices
elektronik cihazı
electronics
electronic devices
bir elektronik cihaz
electronic device
elektronik bir aygıt

Electronic device Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Electronic device.
This isn't an electronic device.
Bu elektronik cihaz değil ki.
Electronic device.
I was still using an electronic device.
Hala elektronik cihaz kullanıyordum.
An electronic device.
Elektronik bir alet.
Plant explosion… Now the pulse that will destroy every electronic device.
Şimdi elektronik cihazları bozacak darbe geliyor.
Electronic device whirring.
Elektronik aygıt öter.
She would have had an electronic device in her hand.
O bir olurdu elinde elektronik cihaz.
Every electronic device on the East Coast goes dark.
Doğu sahilindeki her elektronik aygıt kapandı.
And frankly, I'm more inclined to trust an electronic device than you.
Açıkçası elektronik bir alete senden daha çok güvenme eğilimindeyim.
Every electronic device he has.
Sahip olduğu tüm elektronik cihazları inceledik.
Mr. Twain, as you will soon discover… An electronic device.
Bay Twain,yakında göreceğiniz gibi… puslu ortamları sever. Elektronik bir alet.
Possibly from an electronic device. I see traces of plastic.
Elektronik bir cihaza ait olabilir.
Whoever went out there in that storm must have had some electronic device.
Bu fırtınada her kim dışarıya çıktıysa bir çeşit elektronik cihaza sahip olmalı.
We didn't find an electronic device along with it.
Üzerinden kopmuş olabileceği bir elektronik cihaz bulamadık.
Any electronic device within that perimeter will be disabled.
Bu alan içersindeki herhangi bir elektronik aleti kullanım dışı bırakır.
It will blast an electromagnetic pulse, stop any electronic device within 50 yards.
Elektromanyetik bir güç yayarak 45m içindeki tüm elektronik cihazları durduracak.
Hacks into any electronic device within a hundred yards.
Bu alet 100 metre içerisindeki bütün elektronik cihazları hackliyor.
Power electronic systems are found in virtually every electronic device.
Güç elektroniği sistemleri her türlü elektronik cihazın içinde bulunabilir.
When a new electronic device is released, everyone goes crazy.
Yeni bir elektronik cihaz serbest bırakıldığında herkes deliriyor.
That they can attach to you they will record and capture all that data.Which means any… any electronic device you use.
Yani kullandığınız tüm elektronik cihazları sizinle ilişkilendirip… verilerini kaydedip, çıktı aldıkları anlamına geliyor bu.
An electronic device. Mr. Twain, as you will soon discover.
Bay Twain,yakında göreceğiniz gibi… puslu ortamları sever. Elektronik bir alet.
Forgive me for not trusting an electronic device during an apocalyptic storm.
Kıyamet günü alametleriyle uğraşırken elektronik aletlere güvenmediğim için beni affet.
That they can attach to you they will record and capture all that data.Which means any… any electronic device you use.
Yani kullandığınız tüm elektronik cihazları sizinle ilişkilendirip… tüm verilerini kaydedip, çıktı aldıkları anlamına geliyor bu.
And if the electronic device was within a foot of her at that time it had be on the suspect.
Elektronik cihaz 30 santim ötesindeyse şüphelinin üstünde olmalı.
Wrote a story in about 1930-something orother was about a scientist who created an electronic device, a giant tuning fork.
Larda falan geçen elektronik bir aygıt yaratan bir bilim adamı hakkında bir hikaye yazmıştı devasa bir diyapazon.
Which means any… any electronic device you use that they can attach to you they will record and capture all that data.
Yani kullandığınız tüm elektronik cihazları sizinle ilişkilendirip… verilerini kaydedip, çıktı aldıkları anlamına geliyor bu.
And the fragmentation of the pressure cooker itself using a simple electronic device like a digital watch. creates lethal shrapnel when ignited.
Düdüklü tencerenin parçalara ayrılması… dijital saat gibi basit bir elektronik cihazla ateşlendiğinde… ölümcül şarapnel parçaları yaratıyor.
Using a simple electronic device like a digital watch. creates lethal shrapnel when ignited And the fragmentation of the pressure cooker itself.
Düdüklü tencerenin parçalara ayrılması… dijital saat gibi basit bir elektronik cihazla ateşlendiğinde… ölümcül şarapnel parçaları yaratıyor.
Which means any… any electronic device you use that they can attach to you they will record and capture all that data.
Yani kullandığınız tüm elektronik cihazları sizinle ilişkilendirip… tüm verilerini kaydedip, çıktı aldıkları anlamına geliyor bu.
Sonuçlar: 45, Zaman: 0.0445

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce