I'M A PROFESSOR ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• ben bir profesörüm
• profesör oldum
• profesörüyüm özellikle 1950ler-80ler
• ben öğretmenim
• 1950ler-80ler arası japon sineması sinema profesörüyüm

I'm a professor Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

I'm a professor.
Ben öğretmenim.

One never knows. I'm a professor.
Kimse profesör olduğumu bilmiyor.

I'm a professor now.
Artık profesör oldum.

You asked me what I'm a professor of.
Bana ne profesörü olduğumu sormuştun.

I'm a professor now.
Artık bir profesörüm.

I knew him before that… I'm a professor.
Onu daha önceden tanırdım. Ben bir profesörüm.

No, I'm a Professor.
Hayır, Profesör değilim.

You can't talk to me that way. I'm a professor.
Benimle böyle konuşamazsın. Ben bir profesörüm!

I'm a professor. What?
Profesör oldum.- Neyi başardın?

I don't know if you know this, but I'm a professor.
Biliyor musunuz bilmiyorum ama ben bir profesörüm.

I'm a professor. What?
Neyi başardın?- Profesör oldum.

I'm a professor at Yale.
Ben Yalede profesörüm.

I'm a professor here.
Ben burada bir profesörüm.

I'm a professor of archaeology.
Ben arkeoloji profesörüyüm.

I'm a professor. I'm a professor.
Ben bir profesörüm. Ben bir profesörüm.

I'm a professor of anthropology.
Ben bir antropoloji profesörüyüm.

I'm a professor, comparative literature.
Ben öğretmenim, karşılaştırmalı edebiyat.

I'm a professor, and you're a housewife.
Ben profesörüm, sen ev hanımısın.

No, I'm a professor at Addison University.
Hayır, ben profesörüm Addison Üniversitesinde.

I'm a professor, and you're a housewife.
Ben bir profesörüm ve sen de ev kadını.

I'm a professor. You can't talk to me that way.
Benimle böyle konuşamazsın. Ben profesörüm.

I'm a professor. You can't talk to me that way!
Benimle böyle konuşamazsın. Ben bir profesörüm!

I'm a professor, and we're passionate about education.
Ben bir profesörüm ve eğiteme tutkuluyum.

I'm a professor, you're a student.
Ben bir profesörüm ve sen bir öğrencisin.

I'm a professor, but I'm on sick leave.
Ben profesörüm ama şu anda hastalık iznindeyim.

I'm a professor. You can't talk to me that way.
Ben bir profesörüm! Benimle böyle konuşamazsın.

I'm a professor. You can't talk to me that way.
Ben bir profesörüm! Benimle bu şekilde konuşamazsın.

I'm a professor, I get paid to have fanciful theories.
Ben profesörüm. Uçuk teoriler üreteyim diye bana para ödüyorlar.

I'm a professor of American Studies… at the University of Mexico City.
Ben Mexico şehrinde Amerikan Dili Araştırmaları… Üniversitesinde bir profesörüm.

I'm a professor, I'm living in Uberlândia at present, and I love music.
Ben bir profesörüm, şu anda Uberlândiada yaşıyorum, müziği seviyorum.