LIBRARY ne Demek Turkce - Turkce Çeviri
S

['laibrəri]

Library Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
You have a library?
Kütüphaneniz mi var?
A library, rare books.
Kütüphaneydi, nadir kitaplardı.
Reorganizing my library.
Kütüphanemi düzenliyorum.
Our school library is small, but new.
Okul kütüphanemiz küçük ama yeni.
And you have something like that? A library?
Senin kütüphanen var mı?
You have no library here.
Burada kütüphanenizin yok.
The library's a pretty creative place.
Kütüphaneler oldukça yaratıcı bir yer.
You're defending the library now?
Şimdi de kütüphaneleri mi savunuyorsun?
Our school library has many books.
Okul kütüphanemizin bir sürü kitabı var.
Enough to devote my life and my library to him.
Hayatımı ve kütüphanemi ona adayacak kadar.
I will call the library people tomorrow, Suzanne.
Kütüphanecileri yarın arayacağım, Suzanne.
No, any evidence was destroyed when my library burned.
Hayır, kütüphanem yandığında tüm kanıtlar yok edilmiş oldu.
Their library is better than I would have expected.
Kütüphaneleri ise beklediğimden çok daha iyi.
The one at the store, and the library, and tonight!
Marketteki, kütüphanedeki ve bu akşamki!
My personal library seems to be missing the book version of Freaky Friday.
Şahsi kütüphanemde Freaky Fridayin kitap versiyonu yok gibi.
Please accept this tome as a donation to your library.
Lütfen bu kitabı, kütüphanenize bir bağış olarak kabul edin.
My zeal for the library sciences seems to be waning.
Kütüphanecilik hevesim azalıyor gibi görünüyor.
I'm the kind of person who goes to a new city and immediately seeks out the library.
Yeni bir ţehre geldiđinde kütüphaneleri araţtýran o adam benim.
I will show you our library, living room, trophy room.
Kütüphanemizi, oturma odamızı, hatıra odamızı göstereyim.
I never thought a fractured tibia would launch my library career.
Kütüphanecilik kariyerimin kaval kemiğimin çatlamasıyla başlayacağını düşünmezdim hiç.
And so I started studying library science at Luther college and.
Luther Kolejde kütüphanecilik okumaya başladım ve.
They came from a publicaccess computer at the Saguaro Branch Public Library.
Saguaro Branch Halk kütüphanesindeki halka açık bir bilgisayardan geliyormuş.
If we can't contact the Library, then we're braving this storm.
Kütüphaneyle iletişim kuramazsak bu fırtınaya göğüs gereceğiz.
SSL/TLS is supported for encrypted downloads using the OpenSSL or GnuTLS library.
OpenSSL veya GnuTLS kütüphanelerini kullanarak SSL/TLSyi, şifreli indirmeleri destekler.
Not to mention your extensive library of magical books.
Büyü kitaplarıyla dolu engin kütüphanenizden bahsetmeme lüzum bile yok.
The materials in here are just afraction compared to what they have at the National Central Library.
Bu kitaplar Ulusal Merkez Kütüphanedekilerin sadece küçük bir parçası.
You said I could tend the garden and library… even in your absence.
Bahçe ve kütüphaneyle ilgilenebileceğimi söylemiştin. Sen yokken bile.
The NAG Fortran Library is a collection of mathematical and statistical routines for Fortran.
NAG, NAG FORTRAN KÜTÜPHANE sayısal ve istatistiksel problemlerin çözümü için fortran rutinleri topluluğudur.
When winter comes, the library becomes a place of shelter as well as learning.
Kış mevsimi geldiğinde kütüphaneler öğrenmek için iyi bir sığınak haline geliyor.
Library Randomization Leopard implements library randomization, which randomizes the locations of some libraries in memory.
Kütüphane Randomizasyonu- Leopar bellekte kütüphanelerin yerlerini randomize eden kütüphane randomizasyonu uygular.
Sonuçlar: 5369, Zaman: 0.1285
S

Library eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce