AKRABAMIZ ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Akrabamız Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
O da akrabamız.
Sie ist Familie.
Her arkadaşımız. Her akrabamız.
Alle Verwandten. Alle Freunde.
Hiç akrabamız yok.
Keine Verwandten.
Hayır. O bizim akrabamız.
Nein. Er ist ein Verwandter.
Orada akrabamız yok.
Wir haben dort keine Verwandten.
Akrabamız olarak sen imzaladın.
Du hast als Verwandter unterschrieben.
Onlar bizim akrabamız Bean.
Sie sind unsere Familie, Bean.
Onlar hala bizim en yakın genetik akrabamız.
Sie sind noch immer unsere engsten genetischen Verwandten.
Köyde hiç akrabamız yoktu.
Im Dorf hatten wir keine Verwandten.
Hayır, ama akrabamız olan Joanna Southwooddan çok duymuştum onu.
Nein, aber ich hörte viel über sie. Von einer Verwandten. Joanna Southwood.
Orada birçok akrabamız var.
Wir haben dort viele Verwandte.
Çok sayıda akrabamız ve arkadaşlarımız da batıya göç etti.
Viele meiner Freunde und Verwandte sind voller Zuversicht in den Westen gegangen.
Karısı bizim akrabamız olur.
Sein Frau ist unsere Verwandte.
Yaşayan en yakın akrabamız olan en baba şempanze bile bunun kıyısına yaklaşamaz.
Auch die Lippen unseres engsten Verwandten, des Schimpansen, kommen da nicht mit.
Goriller ise uzak akrabamız.
Weitere entfernte verwandte sind Gorillas.
Bu durum, yakın akrabamız Neandertaller için de geçerli.
Unseren nächsten Verwandten, u.a. dem Neandertaler, ist es genauso ergangen.
Şempanze gerçekten de yaşayan en yakın akrabamız olmasına rağmen.
Da der Schimpanse unser nächster Verwandter ist.
En yakın akrabamız olan şempanzeler bile bizi bu kadar anlamıyor.
Nicht mal unsere näheren Verwandten, die Schimpansen, sind dermaßen erpicht darauf, uns zu verstehen.
Neandertal: Nesli Tükenmiş Akrabamız Hakkındaki Gerçekler.
Neandertaler: Fakten Über Unsere Ausgestorbenen Menschlichen Verwandten.
Ama Bizim Johnun ve güzel yeni eşi Esmenin çabaları sağ olsun, Leeler artık akrabamız.
Und seiner reizenden Frau Esme sind die Lees nun unsere Familie. Aber dank der Bemühungen von John.
Velaryonlar bizim akrabamız, Stronglar değil.
Die Velaryons sind unsere Verwandten, die Krafts nicht.
Ama Bizim Johnun ve güzel yeni eşi Esmenin çabaları sağ olsun,Leeler artık akrabamız.
Aber dank der Bemühungen unseres John und seiner entzückenden neuen Frau Esme,sind die Lees jetzt unsere Verwandten.
Kim bilir daha kaç tane kayıp akrabamız diğer mağaralarda, adalarda ve farklı iklimlerde keşfedilmeyi bekliyor.
Wer weiß, wie viele Verwandte noch darauf warten, in anderen Höhlen, Klimaten und Inselreichen entdeckt zu werden.
Mesela bir asker kaybolduğunda, veya bir akrabamız bunadığında.
Oder ein Verwandter in die Demenz rutscht. B. ein Soldat vermisst wird.
Cidden Robin, tüm arkadaşlarımız ve birçok akrabamız burada olduğu için New Yorkta yapmak daha kolay olacak.
Ernsthaft, Robin, es hier in New York zu machen, ist einfacher, weil all unsere Freunde hier sind, und viele unserer Verwandten.
Tamam, tamam. Cidden Robin, tüm arkadaşlarımız ve birçok akrabamız… burada olduğu için New Yorkta yapmak daha kolay olacak.
Da all unsere Freunde und Verwandte hier leben… OK, OK, im Ernst, Robin, hier zu feiern wäre viel einfacher… aber du sollst deine Traumhochzeit bekommen.
Herkes akrabalarını kaybetti.
Jeder verlor Verwandte.
Shelton Laurelde hala akrabalarımız var mı?
Haben wir noch Verwandte in Shelton Laurel?
Birleşik Devletlerde akrabanız veya arkadaşınız var mı?
Haben Sie Verwandte oder Freunde in den Vereinigten Staaten?
Senin akraban Leonard.
Leonard ist deine Familie.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0265

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca