BALEYE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• ins Ballett
• Bale

Baleye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Baleye bayılırım.
Ich liebe Ballett.

Christian Baleye bayılıyorum.
Ich mag Christian Bale.

Baleye mi gittin sen?
Du warst im Ballett?

Bu gece baleye git.
Gehen Sie heute Abend ins Ballett.

Baleye… gitmek… zorundayım.
Muss zum ballett.

Spor: kendinizi baleye koyun!
Sport: Leg dich ins Ballett!

Onu baleye götürdü.
Im Ballett wurde er genommen.

Kızların ikisi de baleye gidiyorlar.
Meine beiden Mädels gehen auch ins Ballett.

Baleye bilet almıştım da.
Ich habe Karten fürs Ballett.

Her hafta baleye gidiyor musun?
Gehst du jede Woche zum Ballett?

Baleye pek yatkın gibi değilsin.
Ballett scheint dir nicht zu liegen.

Vücudum sadece baleye ait. Hayır.
Mein Körper gehört nur dem Ballett. Nein.

Baleye pek yatkin gibi degilsin.
Ballett scheint dir nicht zu liegen.

Çalışmadığım günlerde baleye gitmeye başladım.
An meinen freien Tagen geh ich ins Ballett.

Adam baleye kafayı takmış durumda.
Der Mann ist besessen vom Ballett.

Kız arkadaşımın beni baleye götürdüğüne inanamıyorum.
Meine Freundin will mich ins Ballett mitnehmen.

Baleye bayılırım. Modern dans aslında.
Modern Dance. Ich liebe Ballett.

Yalnız başıma baleye bile gidemiyorum. Neden?
Nicht mal zum Ballett kann ich allein. Wovor?

Baleye bayılırım. Modern dans aslında.
Ich liebe Ballett. Nein, Modern Dance.

Sahip olduğum her şeyi baleye verdim, bitti!
Das Ballett hat mir alles gegeben, was es zu geben hatte!

Baba, baleye merak saldım demiyorum ki.
Dad, ich will nicht zum Ballett.

Fazıl Say: Müslümanların baleye gitmeleri yasak mı?
Fazil Say: Ist es für Muslime verboten, ins Ballett zu gehen?

Baleye neden küçük yaşta başlanmalı?
Warum im Erwachsenenalter mit Ballett anfangen?

Bu cumartesi gecesi Theresayı baleye götüreceğimi söylemiştim.
Nächsten Samstag lade ich Theresa ins Ballett ein.

Beni ilk baleye o götürdü… ve dansla ilgilenmemi sağladı.
Sie nahm mich zu meinem ersten Ballett mit.

Mesale denen bir adamla bulusacaktım. Ben… bu gece baleye gidip.
Um mich mit einem Mann Ich sollte… heute Abend ins Ballett gehen.

Öyleyse baleye gidiyoruz Bu gece.
Dann gehen wir ins Ballett. Heute Abend.

Üç çocuğun ihale çağında, Kidmanın ebeveynleri onu baleye kaydettirdi.
Im zarten Alter von drei Jahren haben Kidmans Eltern sie ins Ballett aufgenommen.

Kuranda baleye gitmenin yasak olduğu mu yazıyor?
Ist es nach dem Koran verboten, ins Ballett zu gehen?

Baleye bayılırım. Ama daha önce biri bahsetmiş olabilir… bugün izin kullanıyorum.
Doch, wie schon erwähnt, ich nehme mir'n Tag frei. Ich liebe das Ballett.