BALONUN ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Ballon
• der Ball
• Abschlussball
• Blase
• Ballons
• des Balls
• Balon

Balonun Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Balonun için üzülme.
Keine Sorge wegen deinem Ballon.

Çörek aldın mı? Balonun içindeydim.
Und die Donuts? Ich war in der Blase.

Asta, balonun mu patladı?
Asta, ist dein Ballon zerplatzt?

Filmekimi Önerileri Kırmızı Balonun Yolculuğu( 2007)→.
Filmkritik:„Die Reise Des Roten Ballons“(2007).

Balonun güvenli olduğunu düşünüyorum!
Der Ball ist sicher!

Smikersın patronu dört balonun daha kaybolduğunu söyledi.
Smikers Boss erwähnte, dass vier Ballons fehlen.

Balonun içinde de hava vardır.
Noch ist der Ball in der Luft….

Buna ek olarak, bir balonun taşınması oldukça yavaştır.
Außerdem ist der Transport eines Ballons ziemlich langsam.

Balonun bununla ne alakası var?
Was hat der Abschlussball damit zu tun?

Her seyi seve seve yaparm, çünkü bu balonun… harika olmasn istiyorum.
Weil ich will, dass dieser Abschlussball perfekt wird.

Ama balonun kendisini almayayım?
Aber den Abschlussball selbst?

İlk halka açık gösterisi yapılan balonun çapı ne kadardı?
Wie groß war der Durchmesser des ersten öffentlich vorgestellten Ballons?

Balonun şekli koca bir… göt gibiydi.
Der Ballon hatte die Form eines riesigen Podex.

Jesse, biz girince sen de röntgen çekeceksin ki… balonun yerini takip edebilelim.
Jesse, wir brauchen dabei Röntgen, um den Ballon zu verfolgen.

Balonun nereye gittiğini tam göremedim.
Ich habe gar nicht gesehen, wohin der Ball ging.

Biliyorum. Otopsi yaparken balonun patlak olmadığını görecekler.
Bei der Autopsie werden sie sehen, dass der Ballon nicht geplatzt ist. Ich weiß.

Balonun bu kadar pahalıya geleceğini hiç düşünmemiştim.
Ich wusste nicht, das ein Abschlussball so viel kostet.

Dört buçuk saat kadar sonra balonun yeterince şişmiş olduğunu gördüm.
Nach ungefähr vier und einer halben Stunde war der Ballon genügend gefüllt.

Balonun içini dolduran maddeler farklı olabilir.
Das Material im inneren des Ballons kann unterschiedlich sein.

Victarion Greyjoy, Lord Balonun kardeşi, Demir Donanmanın kaptanıdır.
Victarion Graufreud- jüngerer Bruder von Balon Graufreud, Lord Kapitän der Eisernen Flotte.

Balonun temel amacı insanlara mutluluk getirmektir.
Der Hauptzweck des Ballons ist es, den Menschen Glück zu bringen.

Pekâlâ… Geri dönünce MKCD bizi yakalar… doğruca gidince de şu balonun diğer tarafına çarparız.
Und wir gehen geradeaus und erreichen die andere Seite dieser Blase.

Ağırlık balonun şekline ve boyutuna bağlıdır.
Das Gewicht hängt von Form und Größe des Ballons ab.

Tayvanlı yönetmen Hou Hsiao-hsiennin Avrupada çektiği ilk film Kırmızı Balonun Yolculuğu.
Der taiwanesische Regisseur Hou Hsiao-Hsien hat seinen ersten Film in Europa gedreht:«Le voyage du ballon rouge».

Süresi gelen balonun zamanında çıkarılması önerilir.
Es wird empfohlen, den Ballon rechtzeitig zu entfernen.

Bu balonun engelleyemediği tek bir tehlike var,… o da hafif bir rüzgar! Olamaz!
Das Einzige, womit der Ballon nicht klarkommt… eine leichte Brise!

Bir Chicago madalyonunun ortalama fiyatı, balonun zirvesinde yaklaşık 400.000$ ‚a( 364.000 Euro) yükselmişti.
Der Durchschnittspreis eines Chicagoer Medaillons war zum Höhepunkt der Blase auf fast 400.000 Dollar(364.000 Euro) gestiegen.

Ben Balonun oğlu Demir Adaların varisi Theon Greyjoy.
Ich bin Theon Graufreud, Sohn des Balon, Thronerbe der Eiseninseln.

Elinden kaçan balonun peşinden koşan küstah bir çocuk gibi kaçtı resmen.
Er lief weg wie ein freches Kind, das einen Ballon jagt.

Balonun burnun içindeki şekile nasıl uyum sağladığını ve kanı topladığını görüyor musun?
Sehen Sie, wie der Ballon sich dem Hohlraum in der Nase anpasst und die Blutung stoppt?