Ben senin yaşındayken Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ben senin yaşındayken izciydim.
Baba!- Kız mı? Ben senin yaşındayken.
Ben senin yaşındayken neler yapardım.
Hayır. Babam ben senin yaşındayken öldü.
Ben senin yaşındayken babam ölmüştü.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
kaç yaşındaher yaştaorta yaşlıgenç yaştayaş sınırı
hangi yaştaaynı yaştayaş ortalaması
yaş grubu
zavallı yaşlı
Daha
Fiillerle kullanım
Daha
Bu hikâyeyi anlatamam. Ben senin yaşındayken.
Ben senin yaşındayken iki küçük çocuğum.
Yirmi kiloluk buz kalıplarıyla 5-6 kat çıkardım! Ben senin yaşındayken.
Ben senin yaşındayken, tek kadındım.
Böbürlenmiş gibi olmak istemem ama ben senin yaşındayken sıkı bir hatundum.
Ben senin yaşındayken, bu kadar zor değildi.
Ben senin yaşındayken kaçıncı sınıftaydım biliyor musun?
Evlat, ben senin yaşındayken kimsenin arabası yoktu.
Ben senin yaşındayken Tim Pelegrinin yiyişme evi vardı.
Çünkü… Ben senin yaşındayken annem gitmek zorunda kaldı.
Ben senin yaşındayken böyle şeylerin konusu bile olmazdı.
Kahretsin. Ben senin yaşındayken bunlar konuşulmazdı.
Ben senin yaşındayken, ben de birine aşık olmuştum.
Şaka mı bu? Ben senin yaşındayken… Yirmi kiloluk buz kalıplarıyla 5-6 kat çıkardım!
Ben senin yaşındayken Harry Houdini burada çıkardı.
Ben senin yaşındayken, korkunç kabuslar görürdüm.
Ben senin yaşındayken arabam olsun diye cinayet bile işlerdim.
Ben senin yaşındayken, onuncu evlilik yıldönümümü kutladım.
Ben senin yaşındayken babam da bana bir kız getirmişti.
Ben senin yaşındayken Conny adında hayali bir arkadaşım vardı.
Ben senin yaşındayken… buraya gelmek için ailemden ayrıldım.
Ben senin yaşındayken bir şey istediğimde kimsenin eline bakmazdım. Al.
Ben senin yaşındayken, sarhoş bir sürücü aracımıza çarptı.{ \pos( 957.333,1054)}.
Ben senin yaşındayken, yaklaşık… bin yıl kadar önce, masalları çok severdim.