Biçimsiz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Şu biçimsiz saati.
Kim sana dişlerin biçimsiz dedi?
Şu biçimsiz hareket.
Bir yıl önce,aktris 150 kg ağırlığında ve biçimsiz, acı canlıya benzerdi.
Biçimsiz olduğunu biliyorsun.
Combinations with other parts of speech
Bu çok biçimsiz oldu.
Biçimsiz, bir gölge gibi.
Yumuşak, biçimsiz, suçsuz.
Biçimsiz, bir gölge gibi. Devasa kurt.
Görüntüler biçimsiz olabilir.
Biçimsiz çiçekler tuhaf bir koku salıyor.
Bunlar çok biçimsiz ve pratik değil.
Biçimsiz kıyafetler. Aylağın teki olmalı'' diye düşünmüştüm.
Devasa kurt. Biçimsiz, bir gölge gibi.
Biçimsiz… duygusuz… düşüncesiz… seçimi olmayan… vicdansız.
Oğlu özürlü ya da biçimsiz veya ona benzer bir şeymiş.
Hem biçimsiz kardeşlerimin… hem de insanların sonunun geldiği gün.
İlişkimiz şu an biçimsiz ve tanımlanamaz.
Artık biçimsiz ve tanımlanamaz arkadaşların çıkarlarıyız.
Örneğin, The Once and Future Kingdeki Lancelotun biçimsiz ve çirkin bir yüzü var.
İnsanların biçimsiz ruhlara sahip olduğu bu dünyada ne kadar daha yaşanabilir?
Beşinci ve Shiva Karmanın en temel yasalarından biri, su gibi biçimsiz olmaya çalışmaktadır.
Hatta biçimsiz çukurları düzleştirmek için basit matkaplar ve doldurmak için de bal mumu kullandıkları biliniyor.
Beyin dışarıdan göründüğü haline fazla benzemeyebilir-- pembemsi-gri bir çift et parçası biçimsiz-- fakat son yüzyıllların nörolojisi.
Ey, çoğalan karanlık… biçimsiz ve beyinsiz varlıklar… kalpleri, vücudu ve beyni çürümüş ve kokmuşlar… Sizi kadim ve sonsuz yolculuklarınızdan… karanlık rüzgarlara yön vermeniz için çağırıyorum.
Beyin dışarıdan göründüğü haline fazla benzemeyebilir-- pembemsi-gri bir çift et parçası biçimsiz-- fakat son yüzyıllların nörolojisi beyne yakından bakabilmemizi ve içinde yatan karmaşıklığı gözlemleyebilmemizi sağladı.
Yeni biçim ekle.
Bu insanlar ne biçim bir büyü kullanıyorlar?
Biçimlendirme nin gidişatını gösterir.
Ne biçim cam bu.