Bifteğe Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Şu bifteğe bak.
İkinizin de ayakları kurumuş bifteğe benziyordu.
Bifteğe bayılıyorum!
Çok seviyorum! Bifteğe bitiyorum!
Bifteğe dikkat et.
Saçmalama, bifteğe bayılırsın sen.
Bifteğe ne dersin?
Bu New Yorklular bifteğe bayılıyorlar.
Bifteğe bitiyorum. Çok seviyorum!
Bu New Yorklular bifteğe bayılıyorlar.
Bifteğe hayır diyecek tiplere benziyor muyuz?
Yerel restoranlara göz atın- Suriye mutfağından bifteğe kadar, oldukça geniş bir yelpaze var.
Eğer bifteğe dönüştürülecek olsam ben de kaçardım.
Seneye, Joyce anaokuluna başladıktan sonra üniversiteyi bitirene kadar bifteğe elveda diyeceksin.
Biri siz bıçakla keserken o bifteğe bir parça tahta sıkıştırsa farkı anlardınız, öyle değil mi?
Hücrelerin büyümesi için bir yapı sağlamak, hamburgerden bifteğe kültürlenmiş et getirecek.
Örneğin haşlanmış bir yumurtayı bir çorbaya koyabilir,bir salataya ekleyebilir veya bifteğe alabilirsiniz.
Biftekli sandviç.
Bifteğin nasıl olsun Sally?
Bu biftekten çok daha iyi!
Bifteğim çok kanlı.
Bifteğini nasıl istersin?
Bifteğin yanında hiç cips yememiştim.
Bifteğini nasıl istersin?
Bifteğimiz azalmış, o yüzden Lyle yarın gelip halledecek.
Biftekli hamburger lütfen.
Ben bifteğimi yemeğe gidiyorum.
Bu biftekten daha iyi!
Bifteğin inceldiğinden ve iyice yumuşatıldığından emin olun.
Bifteği çok seviyorum.