BIR ARMAĞANI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Bir armağanı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Tanrının bir armağanı.
Ein Geschenk des Herrn.
Bir armağanı geri verdi.
Sie hat ein Geschenk zurückgegeben.
Bu Tanrının bir armağanı.
Das ist ein Geschenk Gottes!
Sana bir armağanı var. Çocukların.
Die Jungs haben ein Geschenk für Sie.
Çinlilerin bizlere bir armağanı.
Ein Geschenk der Chinesen.
Combinations with other parts of speech
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Böyle bir armağanı kabul edemem.
Ich kann so ein Geschenk nicht annehmen.
Tanrının insana bir armağanı.
Gottes Geschenk für die Menschen.
Tanrıçadan gelen bir armağanı geri çevirmek kabalık olur.
Es wäre unhöflich, das Geschenk einer Göttin abzulehnen.
Çinlilerin bizlere bir armağanı.
Ein Geschenk für die Chinesin.
Aynı zamanda Tanrının bir armağanı, bir lütfudur, tinsel bir çalışmanın meyvesidir. Bkz.
Sie ist auch eine Gabe Gottes, eine Gnade, eine Frucht des Geistes Vgl.
Afroditin( Venüs) bir armağanı.
Ein Geschenk der Aphrodite Venus.
Tanrının bir armağanı mı yoksa?
Oder ein Geschenk Gottes?
İnternet, Tanrının bir armağanı.
Das Internet, ein Geschenk Gottes.
Her çocuk Tanrının bir armağanı, aynı zamanda bir görevdir.
Jedes Kind ist ein Geschenk Gottes, aber auch ein Auftrag.
İnternet Tanrının bir armağanı''.
Das Internet ist ein Geschenk Gottes“.
Teyzen çocuğu tanrının bir armağanı olarak kabul etmiş.
Ihre Tante hat dieses Kind wie ein Geschenk Gottes angenommen.
Süslü yeni hediyeler harika, ama hiçbir şey gerçekten yürekten gelen bir armağanı yenemez.
Ausgefallene neue Geschenke sind großartig, aber nichts geht über ein Geschenk, das wirklich von Herzen kommt.
Bu vadi Nilin bir armağanı.
Dieses Tal ist ein Geschenk des Nils.
Cook İlçesi çocuk mahkemesinin bir armağanı.
Ein Geschenk des Jugendstrafgerichts in Cook County.
Ve babandan daha iyi bir armağanı kim hak ediyor?
Doch wie könntest du deinen Vater besser ehren als mit einem Geschenk?
Ayakkabıdan bahsetmişken Clintin sana bir armağanı var.
Wo wir von Schuhen reden, Clint hat ein Geschenk.
Petrol… Tanrının Abuddin halkına bir armağanı oldu hep. Teşekkürler.
Danke. Aber diese neueste Errungenschaft, war schon immer ein Geschenk Gottes.
Gücün, tanrıların bir armağanı.
Deine Stärke ist ein Geschenk der Götter.
Ama her şeyden çok, beklemedikleri bir armağanı olan birini şaşırtmayı seviyorum.
Aber vor allem liebe ich es, jemanden mit einem Geschenk zu überraschen, das er nicht erwartet hat.
O, eski titreşimsel enerji gibi Tanrının bir armağanı değildir.
Sie ist kein Geschenk Gottes, wie die alte Schwingungsenergie.
Çocukların sana bir armağanı var.
Die Jungs haben ein Geschenk für Sie.
Kardeşler, rahipliğe sadık kalırsak,bu zırh Tanrının bir armağanı olarak bize verilecektir.
Brüder, wenn wir im Priestertum treu sind,wird uns diese Rüstung von Gott geschenkt.
Biyoloji ve evrimin… bir armağanı.
Ein Geschenk der Biologie. Der Evolution.
Bu da erdemimin bir armağanı.
Das ist das Geschenk der Wüste.
Benim tanımıma göre çıldırmış kişi bir armağanı lanet gibi görendir.
Ich nenne denjenigen verrückt, der ein Geschenk als Fluch betrachtet.
Sonuçlar: 82, Zaman: 0.0215

Kelime çeviri

S

Bir armağanı eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca