Bir büfe Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Burası bir büfe.
Ufak bir büfe işletirdim.
Şimdi orada bir büfe var.
Zengin bir büfe hazırlanmıştı.
Ne güzel bir büfe.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Yeni bir büfe vardı.
Burada en azından bir büfe var mı?
Peki ya bir büfe veya koltuk çalarlarsa?
Burası bir büfe.
Video: Bir düğün geleneği için bir büfe.
Evet, orada bir büfe var.
ISO System 216- çok parlak ve eğlenceli bir büfe.
Efendim, bu bir büfe değil.
Bir büfe şeklinde, tasarımcıları tekne virajlı vermek istedim.
Fagerborgda bir büfe var.
Seçkin bir büfe, elmalı turta. Öğle yemeği.
Burada harika bir büfe var.
Herhangi bir büfeye git ve bu dergiyi satın al!
Yan tarafta kullanışlı bir büfe bile var!
Zengin bir büfe hazırlanmıştı.
Tecrübelerime göre vasat bir büfe ve pişmanlık.
Ayrıca, bir büfenin ortadan kaybolduğunu da haber aldım.
Eski bir katil,havaalanında bir büfesi var.
Daha sonra her iki grubun bir büfede bir menü oluşturmasına izin verildi.
Yaşlı Hie-bong, saf büyük oğlu Kang-du ile bir büfe işletmektedir.
Gün içinde, bir büfede çalışıyorum.
Benim adım Miro Pantovic veLidhultun dışında bir büfem var.
Kendisi sadece bir büfedir aslında.
Eğer deniz kenarında düğün yaşıyorsanız bu mal ile bir büfe olabilir.
Taksi şirketi beni kovdu… sözde bir büfeyi ezip geçtiğim için.