Bir heykeli Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bir heykeli düşünelim.
Atatürkün bir heykeli.
Bir heykeli hakediyor.
Bu yüzden bir heykeli var.
Bir heykeli tarif ediyorsun gibi geliyor.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Isimlerle kullanım
Bu Rokunun bir heykeli sadece?
Bunu hatırlatması için bende Johanın bir heykeli var.
Da bir heykeli vardır.
Katedralde Meryem Ananın bir heykeli bulunur.
Gazinin bir heykeli dikilmişti.
Tapınağın içerisinde Zeusun bir heykeli yeralıyordu.
Sadece bir heykeli bıraktım.
Meksikonun dış taraflarında hâlâ bir heykeli bulunuyor.
Bunun için bir heykeli misal verir.
Kapının üzerinde, şehrin koruyucu azizinin bir heykeli.
İçinde onun bir heykeli bulunuyor.
Meydanın ortasında şehrin kurucusu“ Pedro de Heredia” nın bir heykeli bulunuyor.
Aziz Nicholasın bir heykeli denize götürülür.
Mağaranın önünde Lord Muruganın dev bir heykeli bulunuyor.
Üstünde bir heykeli Özgürlük ruhu kırık zincirler tutarak.
Bu evin içinde Homerosun bir heykeli bulunuyordu.
Ve bunlardan bazıları sadece heykeli, heykelin oluşturulduğu ortam tarafından yeni ve sürekli değişen kalmasını sağlayarak bir heykeli ortam olarak oluşturmak.
Ortasında ise Dantenin bir heykeli bulunuyor.
Kimse bir filmi, bir heykeli ya da bir resmi tam olarak anlatamaz.
Daha sonra eski Fulham oyuncusu George Cohenin bir heykeli ile değiştirilmişti.
Odalı sarayın önünde Norveç-İsveç kralı Karl Johanın bir heykeli yer alıyor.
Vurgulu bir etki için, bir ağaç ya da bir heykeli altında bir ışık kaynağı yerleştirin.
Lakin, 1753te Flaman heykeltıraş Peter Anton von Verschaffelt tarafından hazırlanan bronz bir heykeli ile değiştirildi.
Daniel, farklı madenlerden yapılmış insan şeklindeki bir heykeli tarif eder Dan.
Senin şerefine bir malafat heykeli dikecekler.