Bir koşucu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sen bir koşucusun.
O da benim gibi bir koşucu.
Sen bir koşucusun.
Colin Smith, iyi bir koşucudur.
Sen bir koşucu değilsin.
Combinations with other parts of speech
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Lotus Evora 414E Hybrid- şimdi bir koşucu.
Sadece bir koşucu mu?
Bir koşucu daha ne ister?
Ben de bir koşucuyum.
Bir koşucu bu sabah 7:30da bulmuş.
Evet. Kötü bir koşucu değilsiniz.
Bir koşucu ya da ortasaha.
Her gün bir koşucu boğulmuyor.
Bir koşucu olmak için 7 kolay yolu- nefret bile.
Ya da bir savaşçıydı. Ya çok hızlı bir koşucu.
İyi bir koşucu değilim.
Ayrıca Paristeki tüm yarışları bilen deneyimli bir koşucu.
Sen bir koşucu değilsin.
İyi bir koşucu değilim.
Bir koşucu onu parkın orada bulmuş, oradaki.
Sık sık birinin“ Gerçek bir koşucu değilim” dediğini duyacağım.
Bir koşucu ya da aşk yoga olsanız, bu malzeme tutar.
O hevesli bir koşucu veya bisikletçi mi?
Bir koşucu, kaçırıldığı yerde mavi bir minibüs görmüş.
Bu sabah bir koşucu bulup, haber vermiş.
Eğer bir koşucu yüksek seni oraya getirirse, harika.
Daha çok bir koşucu gibi, sonsuz değildir bu.
Hayır. Bir koşucu gibi hareket etmiyor.
Tai Chi yapan adam bir koşucunun gelip ısınmaya başladığını görmüş.