Bir parka Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bir parka gittim.
Birlikte bir parka gittik.
Bir parka gidiyoruz.
Ama ben bir parka gidemem.
Bir parka giderlerdi en azından.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
bay parkmilli parkıbüyük bir parkmarine parklake parkgezi parkıçocuk parkıküçük bir parktarihi parkıaraba park
Daha
Fiillerle kullanım
İlk olarak bir parka giriyoruz.
Bir parka gezmeye gider gibi.
Belki seni bir parka koyarız.
Bir parka Vito ismini vermeye mi çalışıyorsun?
Jozef ve ben bir parka gideriz.
Bir parka bakan kulede yaşamak yetimlik olmuyor. Yetim.
Neden burayı bir parka çevirmiyorsun?
Kardinal Scipione Borghese iyi düzenlenmiş bir parka dönüştürdü.
Sonra, bir parka geldik.
Adımları en sonunda onu bir parka ulaştırdı.
Önce bir parka giderler.
Annemin beni arkadaşımın evinden alıp bir parka götürdüğünü hatırlıyorum.
Mesela bir parka gidebilirsiniz.
Dediğine göre burası bir parka benziyormuş ve.
Cesedi bir parka bırakmak risklidir.
Sonra beraber bir parka gittik.
Sonra bir parka geldiniz, siyah bir ağaç ve sarı bir ay vardı.
Beni yakınlardaki bir parka çağırmışlardı.
Güzel bir parka kırmızı sincaplar.
Evimizin balkonu bir parka bakıyordu.
Ne tür bir parka ses yalıtımı gerekir?
Geçenlerde İsviçreye gittim bir parka benim oğlumun ismini vermişler.
Ve bir gün bir parka gittiğinizde çocuklarla tanışsaydınız.
Ailelerle dolu bir parka bomba yerleştirdi.
Yakındaki bir parka gidebilir ya da bahçeye çıkabilirsiniz.