Bir piknik Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bu bir piknik.
Evet, sadece bir piknik.
Ja. Es ist nur ein Picknick.Bir piknik esnasında.
Bei einem Picknick.Belki de bir piknik.
Wohl ein Picknick.Bu bir piknik değil.
Combinations with other parts of speech
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Son gecemde. Bir piknik.
Mein letzter Abend. Ein Picknick.Bir piknik elbette!
Ein Picknick, natürlich!Ormanda bir piknik.
Ein Picknick im Wald.Bir piknik yapıyoruz.
Wir machen ein Picknick.Anne, bu bir piknik.
Mom, das ist ein Picknick.Bir piknik yapmış oluruz.
Wir machen ein Picknick.Hayır, gramofonun ile bir piknik.
Nein, ein Picknick mit Grammophon.Bu bir piknik değil.
Das ist keine Vergnügungsfahrt.Kasabanın yarısını için bir piknik.
Ein Picknick für die halbe Grafschaft!Küçük bir piknik çantası bile hazırladım.
Ich habe das Picknick gepackt.Bu ne? Bu bayan için bir piknik.
Was ist das denn? Ein Picknick für Madam.Neden sahilde bir piknik yapmıyorduk?
Warum nicht ein picknick am strand machen?Bir piknik Erişim saklamak olası buzdolabı.
Mögliche Kühlschrank, ein Picknick Zugriff zu speichern.Ailem gölde bir piknik düzenledi.
Meine Eltern haben ein Picknick am See veranstaltet.Otuz kişilik yiyecek veiçecek hazırlayın. Bir piknik.
Bereiten Sie Speisen undGetränke für 30 Personen. Ein Picknick.Peki bir piknik için neler yapabilirsin?
Was können Sie zu einem Picknick zu nehmen?Çünkü bu amacı olan bir piknik, değil mi?
Denn dieses Picknick dient doch einem Zweck, nicht?Bunun yerine bir piknik için yemeği toplayın.
Bringen Sie das Mittagessen für ein Picknick mit.Kişilik yiyecek veiçecek hazırlatın lütfen. Bir piknik.
Bereiten Sie Speisen undGetränke für 30 Personen. Ein Picknick.Beyaz At tepesinde bir piknik daha yapalım mı?
Da- Spandaudaki Staakaken bölgesinde saat 10.00dan itibaren saygı ve hoşgörü için bir piknik yapılacak.
Uhr- Im Spandauer Ortsteil Staaken gibt es ab 10.00 Uhr eine Picknick für Respekt und Toleranz.Her yıl Dreiser Parkta bir piknik, hatırladın mı?
Ein Picknick im Dreiser-Park, erinnerst du dich, jedes Jahr?Açıkçası, bir piknik, balo elbise ve sadece tamamen farklı bir şekilde yürüyün.
Offensichtlich auf ein Picknick, Kleid und nur zu Ne partisi? Ormanda bir piknik ama kimseye söyleme?
Ein Picknick im Wald, aber sag es niemandem. Welche Party?Benim tahminim bir piknik ya da kamp yolculuğunda olduğu?
Durch ein Picknick oder 
