Bir ritim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bana bir ritim ver.
Söyle!'' Farklı bir ritim!
Bir ritim tuttur.
Ya da bir ritim.
Oder auch ein Rhythmus.Bir ritim tutturmalısınız.
Anson, bir ritim ver.
Anson, mach den Beat.Ağaçlar ve rüzgâr bir ritim çalar.
Bäume und Wind sind im Rhythmus.İyi bir ritim değil.
Das ist kein guter Rhythmus.Güzel ve sürekli bir ritim mi?
Mit schönem und gleichmäßigem Rhythmus?Durun, bir ritim verelim!
Warte, mach einen Beat!Yüz yıl sonra, sanki daha iyi bir ritim yok.
Her şey bir ritim var.
Es ist alles ein Rhythmus.Bir ritim tutturmalıyız Marshall.
Wir müssen einen Rhythmus finden, Marshall.Yine, bu bir ritim.
Das wieder als Rhythmus.Yeni bir ritim yaptım! Bilmiyorum.
Ich habe einen neuen Beat! Keine Ahnung.Farklı bir ritim.
Ein anderer Rhythmus.Bir ritim yakalarız… seni senden alırız.
Wir klopfen im Rhythmus. Das wird dich forttragen.Bende iyi bir ritim anlayışı yok.
Ich habe kein Rhythmusgefühl.Derin nefesler, sabit bir ritim.
Tief atmen, in gleichmäßigem Rhythmus.Sana bir ritim vereceğim.
Ich gebe dir einen Beat vor.Hayat, tutturamadığın bir ritim gibidir.
Ist Leben wie'n Rhythmus Dem man nicht folgt.Hepimiz bir ritimle doğuyoruz.
Wir alle wurden mit Rhythmus geboren.Yunancada tabii ki farklı bir ritim bu. Hayır.
Sadece bir ritim değişikliğydi.
Es war einfach ein neuer Rhythmus.Robot gibi bir topluluk onlar, yapay,ruhsuz bir ritim.
Sie sind eine Maschine mit künstlichem,seelenlosem Rhythmus.Siz çocuklar bir ritim bulacaksınız.
Ihr findet sicher einen Rhythmus.Bambaşka bir düşünme şekliydi, farklı bir ritim.
Es war Sonra güzel bir ritim bulursun.
Dann findest du einen schönen Rhythmus.Biz iyi bir ritim ve zamanlama geliştirmek duyması çok önemlidir.
Es ist wichtig, dass wir guten Rhythmus und Timing entwickeln.Sağ ol Luis.Şimdi bir ritim alabilir miyim?
Danke, Luis. Undjetzt bitte ein Beat.
