Bir teknoloji Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Yeni bir teknoloji.
Çok geşlişmiş bir teknoloji.
Höchst fortschrittliche Technologie.Bir teknoloji mucizesi.
Şahane bir teknoloji.
Beeindruckende Technik.Daha önce hiç görmediğiniz bir teknoloji.
Combinations with other parts of speech
Kusursuz bir teknoloji değil.
Keine perfekte Technik.Bir teknoloji harikasını kapmanın peşindeyim.
Ich stehle ein Wunder der Technik.İnanılmaz bir teknoloji.
Unglaubliche Technik.Bu bir teknoloji harikası.
Das ist ein Wunder der Technik.Inanılmaz bir teknoloji.
Unglaubliche technologie.Öyle bir teknoloji, kilovat saatine 60 küsur dolar… Petrol ve gaza yaramaz?
Dollar pro Kilowattstunde? So eine Tech?Ölümsüz bir teknoloji.
Eine Technologie der Unsterblichkeit.Yeni bir teknoloji gerekiyor.
Boraallılarda böyle bir teknoloji yok.
Die Boraalaner haben die Technik nicht.Başka bir teknoloji tesisi.
Korun içinde ne kadar hasar olduğuna dair büyük bir teknoloji tartışması vardı.
Bu gizli bir teknoloji değil.
Es ist keine geheime Technik.Bir teknoloji ve internet video blogu olan Neolo TVyi başlattık.
Wir haben Neolo TV gestartet, ein Technologie- und Internet-Videoblog.Bosch nasıl bir teknoloji sağlıyor?
Welche Technik liefert Bosch?Yılların tecrübesine göre sürekli olarak geliştirilmiştir ve benzersiz bir teknoloji araştırmasına sahiptir.
Sie wurde aufgrund ihrer langjährigen Erfahrung kontinuierlich verbessert und verfügt über eine einzigartige technologische Forschung.Yeni bir teknoloji veya ilaç.
Neue Technologie oder ein Mittel.Temelinde, Shutterstock bir teknoloji şirketidir.
Bu adam bir teknoloji dehası.
Dieser Mann ist ein technisches Genie.Parlak yüzeyli fiber çimento panellerin seçimi, eve modern bir teknoloji görüntüsü( zay-tech) sağlayabilir.
Die Wahl von Faserzementplatten mit einer glänzenden Oberfläche kann dem Haus ein modernes technisches Erscheinungsbild verleihen(zay-tech).Bu çeşit bir teknoloji muazzam bir servet edebilir.
Eine Technologie dieser Art könnte ein unermessliches Vermögen wert sein.Bende böyle bir teknoloji yok.
Ich habe so eine Technologie nicht.Her şeyi olan bir teknoloji için Ultimate Noel hediyesi( başka), Bir uydu?
Ultimative Weihnachtsgeschenk für die tech, die alles hat(sonst), ein Satellit?Sadece onu bulabilmek için yeni bir teknoloji icat etmek zorunda kaldık.
Wir mussten neue Technologien entwickeln, um es zu finden.Sağlıklı, Gelişen Bir Teknoloji Şirketi Kültürü Yaratmanın 5 Yolu Haberler ve Eğilimler.
Wege zu einer gesunden, aufstrebenden Tech Company Kultur Neuigkeiten und Trends.Tiyatroları, yüzme havuzları ve bir teknoloji müzesiyle. 288 odasıyla.
Räumen, Theater, Schwimmbecken und einem Museum der Technologie.
