Bir yuva Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ve bir yuva.
Annelerin bulunduğu bir yuva….
Bu bir yuva.
Es ist ein Nest.Her hafta NetBet, Haftanın Oyunu haline gelen bir yuva seçer.
Bu bir yuva.
Dies ist ein Nest.Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Bu, demir sinirleri ve hızlı zihinleri olanlar için bir yuva.
Dies ist ein Slot für diejenigen mit eisernen Nerven und schnellen Köpfen.Bir yuva gördüm.
Ich sah ein Nest.Ya da bir yuva.
Ein Nest oder Konglomerat.Bir yuva kurmak.
Birdenbire bir yuva buldum.
Einmal fand ich ein Nest.O bir yuva inşa ediyor.
Er baut ein Nest.Bizim için bir yuva istedim.
Ich wollte ein Zuhause, für uns.Bir yuva inşa ediyorum kendime.
Baue mir ein Haus.Yalnızca bir yuva var, Rodney.
Da ist nur ein Slot, Rodney.Bir yuva inşa ediyorum kendime.
Ich baue mir ein Haus.Dönebileceğimiz bir yuva verebilir.
Bana… bir yuva vermişti.
Sie gab mir ein Zuhause.Bu topraklarda orklara bir yuva vermekten.
Den Orks in diesen Landen eine Heimat zu geben.Ona bir yuva verdi.
Sie hat ihr ein Zuhause gegeben.RAM için yalnızca bir yuva ayrılmıştır.
Nur ein Steckplatz ist für RAM reserviert.Bir yuva inşa ediyorum kendime.
Baue ich mir ein Haus.Bence Jon da bir yuva istiyordu.
Bir yuva için evlendim.
Ich habe geheiratet für ein Zuhause.Ancak sim kart için bir yuva hemen bulunamıyor.
Ein Steckplatz für Bir yuva istiyorum. Bir aile.
Ich will ein Heim, Familie.Sie gaben Orada bir yuva olmalı.
Irgendwo muss ein Nest sein.Bir yuva kurmak ne kadar zormuş.
Wie schwer ein Haus zu sanieren ist.Bakın, bir yuva keşfettim.
Ich hab ein Nest entdeckt.Bir yuva verdi. Bir hayat verdi.
Und es schenkte mir deine Mum. 
