Bizzat görmek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bizzat görmek istediniz.
Bu hasat alanlarını bizzat görmek istiyorum.
Bizzat görmek istiyorum.
Lou Baird beni bizzat görmek istediğini söyledi.
Bizzat görmek isteyeceğini düşündüm.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
seni görmekhasar görmüşbir şey gördümgördüğüm kadarıyla
beni gördüğüneburada görmekdünyayı görmekgörmek isterim
seni görmek istedim
yüzünü görmek
Daha
Bu seksi kadını bizzat görmek mükemmel değil mi?
Charlie laboratuvar raporlarına geçti.Şu anda Yasumoto onu bizzat görmek istiyor.
Tanrının zarafetini bizzat görmek bambaşka bir şey.
Bizzat görmek istedim. Senden, yani bizden daha fazla olduğunu öğrenince.
Kızkardeşimi ve kuzenimi bizzat görmek istiyorum.
Bunu öğrenmenin tek yolu kalan beş parçayı bulup bizzat görmek.
Bir şeyi bizzat görmek televizyondan görmekten veya fotoğrafını görmekten çok daha farklıdır.
O iğrenç kasap David Lo Pani bizzat görmek istiyorum.
Carlos, kız kardeşimi ve kuzenimi bizzat görmek istiyorum.
Sık sık kendilerini hile ve hiçbir iz ne bizzat görmek katılıyorum.
Sizi bizzat görmeye gelmekte ısrar etti.
Ve çocukların meyvelerin nasıl yetiştiğini bizzat görmesidir.
Seni bizzat görmem gerekiyor.
Aynı adam. Onu bizzat gördüm, yani eminim.
Öldürdüğünü bizzat gördüm.
Ama kalanını bizzat görmeni tercih ederim.
Bizzat gördüm, Prisca.
Bunu bizzat görmem gerekiyordu.
Onu bizzat gördüm.
Bizzat görmenizi arzu ediyoruz.
Bizzat görmem lazım.
Bunu bizzat gördüm.
Ruh fotoğraflamayı duymuştum ama hiç bizzat görmemiştim.
Hayır. ben mellitusu bizzat gördüm.
İnsan fizyolojisi açısından suyun oldukça zehirli nitelikleri olduğunu bizzat gördünüz.