BOĞAZI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Kehle
• Hals
• Bosporus
• Meerenge
• Strait

Boğazı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Yeni Boğazı.
Neuer Hals.

Boğazı yeter.
Hals reichen.

Bass Boğazı.
Bass Strait.

Boğazı kesilmiş.
Kehle aufgeschlitzt.

Bering Boğazı.
Bering Strait.

Boğazı yırtılınca.
Den Hals verwöhnen.

Dover Boğazı.
Meerenge von Dover.

Boğazı kontrol et.
Überprüfen Sie Ihren Hals.

Kerç Boğazı.
Kimmerischen Bosporus.

Boğazı Tam almıyor.
Den Hals nicht voll gekriegt.

Kerç Boğazı.
Kimmerischer Bosporus.

Boğazı tamamen şişmiş.
Der Hals ist zugeschwollen.

Messina Boğazı.
Meerenge von Messina.

Boğazı çok derin kesilmiş.
Der Hals wurde ziemlich tief aufgeschlitzt.

Oh, Kevin, boğazı.
Oh, Kevin, die Kehle.

Boğazı her üç saatte bir tedavi edin.
Behandle den Hals alle drei Stunden.

Boğa Boğazı yönetir.
Stier steuert den Hals.

Boğazı etkileyen diğer virüsler şunlardır.
Andere Viren, die den Hals betreffen, sind.

Ve kimin boğazı bu?
Und wessen Kehle ist das?

Boğazı ezilir, hayatta kalmaya çalışır?
Die Kehle zerquetscht, um sein Leben röchelnd?

Hindilerin boğazı böyleydi.
Truthähne haben so eine Kehle.

Boğazı kesilmiş. Çok tatlı bir köpekti.
Er war ein prima Hund. Die Kehle durchgeschnitten.

Söyleyemedi. Boğazı kesilmiş.
Sein Hals war durchgeschnitten.

Boğazı sertleştiren prosedürler şunlardır.
Die Verfahren, die den Hals verhärten, umfassen.

İkisinin de boğazı kesilmiş.
Beiden wurde die Kehle durchgeschnitten.

Boğazı kasıtlı olarak kesilmiş. Böyle olmaz.
Sieht nicht so aus. Seine Kehle wurde durchschnitten.

Burası benim. Kraldan buraya Almasy boğazı demek için izin isteyeceğim.
Ich möchte sie'Almásy Bosporus' nennen.

Boğazı kesilmiş ama bir taklitçi de olabilir.
Die Kehle, das könnte ein Trittbrettfahrer gewesen sein.

Bu çocukların çoğu Aborjin veya Torres Boğazı Adalı idi.
Die meisten dieser Kinder waren Aborigines oder Torres Strait Islander.

Ağzı, boğazı ve mideyi yakabilir.
Kann den Mund, den Hals und den Magen verätzen.