BOYAR ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Fiil
Isim
malt
resim
çizmek
boyayabilirsiniz
resmetmek
boyayın
boya
yapmak
çizer
boyar
färbt
boyamak
renk
boyar
boyayabilir miyim
bulayalım mı
Boyar
streicht
boyamak
çıkaracak
silmek
boyanması
çıkarmak
iptal
boyayabilirsiniz
boyayacağız
çıkarıyor
malen
resim
çizmek
boyayabilirsiniz
resmetmek
boyayın
boya
yapmak
çizer
boyar

Boyar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Deden belki beni de boyar.
Mich auch anmalen.
Ve Boyar ne kadar da cesur.
Und der Bojar ist arrogant.
Yorum yaz Ali Sami Boyar.
Erläuterung Ali Sami Boyar.
Bizim için ev boyar. Patronunu tanıyorum.
Ihren Chef. Streicht Häuser für uns.
Gerektiğinde onu kırmızıya boyar.
Bei Bedarf ROT eingefärbt.
Mirador Puerta Del Boyar yakınındaki oteller.
Hotels in der Nähe von Mirador Puerta Del Boyar.
Akşam güneşi onu kızıla boyar.
Die Morgensonne färbte ihn rot.
Yüzlerini boyar, domuz avlar, hırsızlık yaparlar.
Sie malen ihre Gesichter, töten Schweine, jagen e.q.
Gri saçlarımı mükemmel şekilde boyar.
Sie malt perfekt meine grauen Haare.
Şefler keser, ressamlar boyar, savaşçılar da… savaşır.
Köche schneiden, Künstler malen, Krieger… kriegen.
Çünkü Shao donunu indirip taşaklarını boyar.
Sonst färbt Shao mir die Eier.
Orada doktor malzeme boyar ve düşünür. mikroskop.
Dort malt der Doktor das Material und überlegtMikroskop.
Deden belki beni de boyar.
Vielleicht sollte dein Großvater mich auch anmalen.
Boyacılar duvarları boyar. Köpekler de gelir o duvarlara işer.
Maler streichen Wände, an die dann die Hunde pinkeln.
Bin Ladin hedef tahtaları satıyorlar. Onları boyar.
Sie haben da Zielscheiben mit bin Laden zum Ausmalen.
Westcon pası çıkarır ve yatı boyar, ancak onu tamamlamaz.
Westcon wird den Rost entfernen und die Yacht lackieren, kann sie aber nicht vervollständigen.
Bu sıvılar mevcut olabilecek anormal hücreleri boyar.
Diese Flüssigkeiten färben eventuell anomale Zellen.
Otorite gelir, duvarı beyaza boyar, tankı ve şöyle bir mesajı geride bırakır.
Die Behörden malen die Wand wieder weiß, außer den Panzer, mit einer Nachricht.
Bir çok kişi saçını grileri kapatmak için boyar.
Die meisten Männer färben ihre Haare um das Grau zu verdecken.
Manjula, dükkanı satar,saçını sarıya boyar, ve kuzenim Jangelvar ile evlenir.
Manjula wird den Laden verkaufen,ihr Haar blond färben, und meinen Cousin Jangelvar heiraten.
Sarışın hemen eve gidip saçını siyaha boyar.
Daraufhin geht die Blondine nach Hause und färbt sich die Haare schwarz.
Dante, kuyruğu olan iğrenç bir canavar olarak boyar, çünkü yaptığı iş çok korkunç.
Dante malt ihn als abscheuliches Monster mit einem Schwanz, weil seine Arbeit so ungeheuer ist.
Uzman, taslağı birkaç sıra iğne içeren bir modül ile boyar.
Der Fachmann malt den Umriss mit einem Modul mit mehreren Nadelreihen.
Yikilmaya yuz tutan binalari alir, boyar, bakimini yapar, ve onlari paraya donusturur.
Er kauft heruntergekommene Gebäude, streicht, spachtelt, und verkauft sie für schnelles Geld.
Sanatçı, her gün bir kahraman ekleyerek dev bir kavga boyar.
Der Künstler malt einen riesigen Kampf und fügt jeden Tag einen Helden hinzu.
Bunlarda daima bitişik çift sayfayı boyar ve fikirlerinizi mecazi olarak yakalarsınız.
In diesen malen Sie immer die jeweils benachbarte Doppelseite ein und halten Ihre Ideen darin bildlich fest.
Ve sonra da, sanki rüyada imişcesine… manzara kendi kendini benim için boyar.
Und dann, wie in einem Traum, malt sich die Landschaft von allein.
Dostlarımın evleri boyar, çok fazla başvuru alır, sağlıklı ve istikrarlı bir gelir sağlar.
Mein Kumpel malt Häuser, er bekommt viele Empfehlungen, die ein gesundes, stetiges Einkommen ermöglichen.
Ve profesör lrwin Corey. Soldan sağa:Leonard Jackson, Sully Boyar.
Von links nach rechts: Leonard Jackson,Sully Boyar und Professor Irwin Corey.
Başlangıçta kilise, boyar Romanovun mirasçısı olarak bölgesel olarak yer alan bir ahşap kütük binasıydı.
Ursprünglich war die Kirche ein Holzblockgebäude, das territorial im Erbe des Bojaren Romanow lag.
Sonuçlar: 44, Zaman: 0.0508
S

Boyar eşanlamlıları

çıkaracak

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca