Cüzzamlı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Cüzzamlı gibiler.
Ama bu kadın cüzzamlı değil.
Cüzzamlı mıyım ben?
Aleykümselam cüzzamlı kardesim.
Cüzzamlı değilim ben!
Anladım, babam cüzzamlı.
Cüzzamlı gibi mi gözüküyorum?
Çünkü bana cüzzamlı gibi bakıyorlar.
Cüzzamlılar. Edmund nerede bu günlerde?- Hayır?
Her tarafım ısırık izi, cüzzamlı gibiyim.
Ona cüzzamlı muamelesi yapıyorlar.
Ocak- Dünya Günü cüzzamlı hastalar için.
Bize cüzzamlıymışız gibi davranıyorlar.
Hazır lafı geçmişken, neden cüzzamlı gibi giyindin?
Birkaç cüzzamlı yüzyıl hiçbir şey.
Bağışlayın peder. Ama bu kadın cüzzamlı değil.
Çünkü cüzzamlıymışım gibi bakıyorlar.
Cüzzam, fahişe, fahişe, fahişe, fahişe, cüzzamlı.
Burası… cüzzamlı hastaları karantinaya aldıkları yer.
Kabarcıklar gibi korkunç bir korku,korkunç bir alerjidir, cüzzamlı bir kâbus gibi, bir kabus gibi.
Cüzzamlı, pislik gibi görülmek nasıldır bilir misin?
Oturabilir miyim? Benim de cüzzamlı olduğunu düşündüğümü sanma.
Cüzzamlı haklıymış. Karısı kilitleri hiç değiştirmemiş.
Tabii ki, West beni Castroyla eşleştirdi o bana ilk günden beri cüzzamlı gibi davranırdı!
Lütfen ona'' cüzzamlı'' demeyi bırak. Onun bir adı var.
Yılında Havanada Uluslararası Kongresinde,dünyanın sözlüğüne kelime'' cüzzamlı'' dışlamak için karar verildi.
Cüzzamlı karısının her cuma annesini görmek için şehre gittiğini söylemişti.
Tabi, normalden kastın cüzzamlı gibi dışlanmamızsa,… Smallville lisesi bunu çok iyi yapıyor.
Cüzzamlı, kazınmış kafalı ve atölyede alay etmelerden dolayı, kendimi aşırı derecede aşağılanmış hissettim.”.
O veya cüzzam. Gözlerinin rengi solgundu.