DÖNDÜĞÜ ZAMAN ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

wenn er zurückkommt
als er wiederkam
wenn ihr zurückgekehrt

Döndüğü zaman Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Döndüğü zaman sen dedin ki.
Als er wiederkam, haben Sie gesagt.
Dönüşüne izin verilirse,okula döndüğü zaman.
Er zurückkehren darf,muss er… Wenn er zurückkehrt, wenn.
Ama döndüğü zaman inanmak zorunda kalmış tım.
Wenn er zurückkam, mußten sie ihm glauben.
Tabi ki tüm zamanların en iyi bulaşıkçısının geri döndüğü zaman hariç!
Außer, wenn die größte Geschirrspüler aller Zeiten kehrt zurück!
Döndüğü zaman bulup o lekeyi sana göstereceğim.
Wenn sie zurückkommt, dann zeige ich dir diesen Tintenfleck.
Ayrıca diyor ki… Döndüğü zaman, bir bebek yapacağız.
Er schreibt auch, dass… er ein Baby will, wenn er zurückkommt.
Döndüğü zaman Dedektif Thornun uğradığını söyle.
Wenn er zurückkommt, sagen Sie ihm, Detective Thorn war hier.
Kurban kesmeyen kimse hac günlerinde üç, memleketine döndüğü zaman yedi olmak üzere oruç tutar ki.
Und wer keines zu finden vermag, soll drei Tage während des Hagg fasten und sieben, wenn ihr zurückgekehrt seid.
Ama döndüğü zaman buldu derin uykuda bir yabancı.
Doch als sie zurückkam, fand sie vor, einen schlafenden Hirt.
Kurban kesmeyen kimse hac günlerinde üç, memleketine döndüğü zaman yedi olmak üzere oruç tutar ki, hepsi tam on gündür.
Wer jedoch nicht(s) finden kann, der soll drei Tage während der Pilgerfahrt fasten und sieben, wenn ihr zurückgekehrt seid; das sind im ganzen zehn.
Tom döndüğü zaman, her iki adam da kendisini bekliyordu.
Als er zurückkam, warteten zwei Männer bereits auf ihn..
Karın seni terkettiğinde-- Jack herkese onu difteri kliniğine götürdüğünü söyledi. Döndüğü zaman sen dedin ki.
Nachdem Ihre Frau durchgebrannt war und Jack allen erzählt hatte, daß er sie in die Furunkel-Klinik gefahren hat, da haben sie, als er wiederkam, gesagt.
Ben, döndüğü zaman beni arar diye düşünmüştüm.
Ich glaubte, ich hab gedacht, wenn sie zurückkommt ruft sie mich an.
Bu hafta zaten bir kişiyi kaybettim… ve Toby Rosewooda döndüğü zaman… eğer geri dönerse, onun tek parça halinde olmasına dua ediyorum.
Falls er zurückkommt, dann bete ich dafür, dass heil zurückkommt, ok? Diese Woche hab ich schon jemanden verloren und wenn Toby nach Rosewood zurückkommt,.
Evet. Döndüğü zaman Dedektif Thornun uğradığını söyle.
Ah ja. Wenn er zurückkommt, sag ihm, Detective Thorn war hier.
Döndüğü zaman Dedektif Thornun uğradığını söyle. Tamam mı?
Wenn er zurückkommt, sagen Sie ihm, Detective Thorn war hier?
Döndüğü zaman, başka bir şey günün yakalamak kadar boyutlandırma oldu.
Als er zurückkam, faßte noch etwas anderes den Fang des Tages.
Döndüğü zaman irtibat sağlanmış ve Juan Alvarado öldürülmüştü.
Als er wiederkam, war die Verbindung wiederhergestellt und Juan Alvarado tot.
Döndüğü zaman oyuncak evi de getirmişti. Büyük kazancıyla böbürleniyor ve bir daha beni yalnız bırakmayacağını söyleyip her şeyin yoluna gireceği konusunda sözler veriyordu.
Als er zurückkam, brachte er das Puppenhaus mit, prahlte von einem großen Gewinn und meinte, er würde mich nie wieder verlassen, er versprach mir, dass jetzt alles besser werden würde.
Ama döndüğüm zaman, her şey farklı olacak.
Aber wenn ich zurückkomme, dann wird alles anders sein.
Döndüğüm zaman bir parti daha yaparız.
Wenn ich zurückkomme, schmeißen wir eine Party.
Döndüğünüz zaman Robin Hoodu da ağabeyimin yanına zincirleyeceğim.
Wenn Ihr zurückkommt, werde ich Robin Hood in Fesseln haben, zusammen mit meinem Bruder.
Lizzie, döndükleri zaman onlar… İnsanlar eskisi gibi olmuyor.
Lizzy, wenn sie zurück kommen, sind sie nicht die Leute die sie waren.
Bu arada, döndüğümüz zaman park hakkında bir kitap yazmanı istiyorum.
Übrigens, wenn wir zurückgehen, will ich, dass du ein Buch über den Park schreibst.
Böylece, eve döndüğün zaman ne yapacağımızı unutmazsın.
Damit du nicht vergisst, was wir vorhaben, wenn du wiederkommst.
Döndüğün zaman ben de söyleyeceğim.
Es ist…- Ich sage es, wenn du zurückkommst.
Hem döndüğümüz zaman… senin burada bizi bekliyor olmanı istiyoruz.
Und wenn wir zurückkommen, musst du hier auf uns warten.
Döndüğün zaman hepimiz bir araya gelip yemek yersek kibar ol.
Alle zusammenkommen und etwas Brot brechen. Nun, wenn du zurückkommst, sei nett.
Döndüğüm zaman paramın hesabıma yatırılmasını istiyorum, tamam mı?
Ich will das Geld auf der Bank, wenn ich zurückkomme, in Ordnung?
Döndüğüm zaman, sanırım biz.
Wenn ich zurück bin, sollten wir bei-.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0407

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca