DIŞ UZAY ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Weltraum
• Weltall

Dış uzay Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Dış uzayda.
Im Weltall?

Günaydın dış uzay.
Guten Morgen, Weltall.

Ben dış uzaydayım.
Ich bin im Weltall.

Lanet olası dış uzay.
Dieses verfluchte Weltall!

Dış uzayda hayat var.
Im Weltall gibt es Leben.

Online Casinolar ve Dış Uzay.
Online Casinos und der Weltraum.

Biz dış uzay canlılarıyız.
Wir sind Geschöpfe des Weltraums.

Gezegen gibi mi? Dış uzay gibi mi?
Der Weltraum? -Absolut. -Ein Planet?

Dış uzay tehlikelerle dolu!
Der Weltraum ist voller Gefahren!

Mark Watney ile dış uzayda temas kurduk.
Kontakt im Weltall mit Mark Watney.

Dış uzay üzerinden kavramaları eksik.
Resonanzboden der Raumkunst fehlt.

Şu anda ya metroda ya da dış uzaydayımdır.
Bin wohl in der U-Bahn oder im Weltall.

Dış uzay Facebooku gibi bu.
Das ist wie Facebook für den Weltraum.

Muhtemelen metrodayım ya da dış uzaydayım.
Bin wohl in der U-Bahn oder im Weltall.

Dış uzayda Mark Watney ile temas kuruldu.
Kontakt im Weltall mit Mark Watney.

Muhtemelen metrodayım ya da dış uzaydayım.
Ich bin sicher in der U-Bahn oder im Weltall.

Ben sadece dış uzaya meraklı biri değilim.
Der Weltraum interessiert mich nicht nur.

Dünyayı yok eden hiçbir dış uzaylı yok, biziz.
Es gibt keine Außerirdischen, die die Erde zerstören, da sind wir.

Bence dış uzay aslında epey enteresan. Clara?
Clara, ich finde den Weltraum eigentlich ziemlich interessant?

Yani başka boyuttan ölü bir canavar… Ölü gelinini bulmak için dış uzay boyunca seyahat ediyor.
Aus einer anderen Dimension um seine Todesbraut zu finden. reist durch den Weltraum.

İlk adamın dış uzaya çıkışı: tarih, ilginç gerçekler.
Der Ausgang des ersten Mannes ins Weltall: Datum, interessante Fakten.

İç mekânlar ve ayrıntılar( 52) Panoramik manzaralar( 54) Doğa manzaraları( 103) Astronomi, uydular ve dış uzay( 22).
Innendesign und Details(52) Panoramabilder(54) Landschaftsbilder(103) Astronomie, Satelliten und Weltraum(22).

İç ve dış uzay arasında, sonsuzluğun ortasında bulunuyoruz.
Wir stehen in der Unendlichkeit, zwischen innerem und äußerem All.

Astronomik uydular veya uzay gözlemevleri dış uzaydan veri toplama amaçlı kullanılır.
Astronomische Satelliten oder Raumobservatorien, benutzt für die Erfassung von Daten vom Weltraum.

Dış uzaya seyahat ve sıcak ve çıplak babes yabancının elinden kurtarın.
Reisen in den Weltraum und heiß und nackt Babes aus alien's Händen zu retten.

Uzak geçmişten bir dinozor, dış uzaydan gelen bir mavi kulübe kustu.
Ein riesiger Dinosaurier aus der fernen Vergangenheit hat gerade ein blaues Häuschen… aus dem Weltraum erbrochen.

Görünüşe göre, Hükümet uzaylı konusunda uzman kişiler getiriyor. Bu insanlar, dış uzay çalışmalarına hayatlarını adamışlar.
Aber es scheint so, als würde die Regierung Alien-Experten einbestellen, diese Leute, die ihr Leben dem Studium des Weltraumes gewidmet haben.

Zamanımın çoğunu dış uzayı nasıl keşfedebileceğimi araştırarak geçiririm.
Die meiste Zeit lerne ich mehr darüber, wie man den Weltraum erkundet.

Kontrol sanrıları- Düşüncelerinizin ya da eylemlerinizin dış uzaylı kuvvetler tarafından kontrol edildiğine inanmak.
Kontrollwahn- Der Glaube, dass Ihre Gedanken oder Handlungen von äußeren, fremden Kräften kontrolliert werden.

Biz fizikçiler uzaylı yaşam için dış uzaya baktığımızda, küçük yeşil adamlar için bakmadık.
Wenn wir Physiker im Weltall nach außerirdischem Leben Ausschau halten, dann gucken wir nicht nach kleinen grünen Männchen.