Endişelendirmek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Onu endişelendirmek istemem.
Belki de fark etti ama beni endişelendirmek istemedi.
Beni endişelendirmek istemedi.
Kazandığım parayla ona yardım etmek istiyorum, onu endişelendirmek değil.
Seni endişelendirmek istemedi.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
beni endişelendirensenin için endişelendimseni endişelendirenkonusunda endişelenmeyinendişelenme tatlım
seni endişelendirmek istemedim
bizi endişelendiriyorendişelenme canım
Daha
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
Sanırım seni endişelendirmek istemedim.
Endişelendirmek istemedim. Gerçekten özür dilerim ama sizi.
Çünkü onu endişelendirmek istemezsin.
Nati endişelendirmek istemiyorum.
Hayır, onları endişelendirmek istemedim.
Seni endişelendirmek istemiyorum ama kaleci olarak kimi seçeceğiz?
Ben gerçekten… onu endişelendirmek istemiyorum.
Seni endişelendirmek istemem ama bugün ofiste.
Ben… ben sadece seni endişelendirmek istemedim.
Onu endişelendirmek istemedik.
Hayır, olmaz. Kimseyi endişelendirmek istemiyorum.
Seni endişelendirmek istemezdim Suzanne.
Sanırım beni endişelendirmek istemiyordu.
Seni endişelendirmek istemiyorum ama birkaç gündür ona ulaşmaya çalışıyorum.
Annemle babamı endişelendirmek istemiyorum.
Seni endişelendirmek istemedim ama Catherine peşimizden gelecek.
Babam onu endişelendirmek istemedi.
Seni endişelendirmek istemem ama kalp atış sesi duymuyorum.
Prostat. Seni endişelendirmek istemedim.
Seni endişelendirmek istemedim anne. Ben.
Çünkü seni daha çok endişelendirmek istemiyor. Bunu sana söylemiyor.
Seni endişelendirmek istememiştim.
Diğerlerini endişelendirmek istemedik. Biliyoruz.
Sizi endişelendirmek istemedim.
Çünkü seni endişelendirmek, strese sokmak istemedim.