Evlenme teklif Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ona evlenme teklif edeceğim.
Dediklerine göre bana evlenme teklif edecekmiş.
Es heißt, er will mir einen Antrag machen.Evlenme teklif edecek bana!
Er wird mir einen Antrag machen!Yani sana evlenme teklif edecek?
Havaalanına vardığımızda sana yine evlenme teklif edecektim.
Ich wollte dir noch einen Antrag machen am Flughafen.Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
Sana evlenme teklif edecektim.
Ich wollte einen Antrag machen.Yakın bir zamanda Kateye evlenme teklif edeceğim.
Sana evlenme teklif edecektim.
Ich wollte dir einen Antrag machen.Havaalanına vardığımızda sana yine evlenme teklif edecektim.
Ich hätte dir nochmal einen Antrag am Flughafen gemacht.Bana evlenme teklif edecek.
Er wird mir einen Heiratsantrag machen.Ziva onu öldürdüğü sıralarda, Ari bana evlenme teklif edecekti.
Er wollte mir einen Antrag machen, als sie ihn umbrachte.Belki evlenme teklif edecekti.
Ihnen vielleicht einen Antrag machen.Miyop olan bir yılan… bir ipe evlenme teklif etmiş!
Dann gibt's noch den von der kurzsichtigen Schlange, die Ona evlenme teklif edeceğim.
Ich werde ihr einen Heiratsantrag machen.İyi değilim. Ona evlenme teklif edecektim.
Nicht gut. Ich wollte ihr einen Heiratsantrag machen.Ona evlenme teklif edecektim.
Ich wollte ihr einen Heiratsantrag machen.İyi değilim. Ona evlenme teklif edecektim.
Ich wollte ihr einen Heiratsantrag machen. Nicht gut.Bana evlenme teklif edecekmiş. Dediklerine göre.
Es heißt, er will mir einen Antrag machen.Ben de Hannahya evlenme teklif edeceğim.
Ich werde Hannah einen Antrag machen.Ona evlenme teklif edecektim. İyi değilim.
Nicht gut. Ich wollte ihr einen Heiratsantrag machen.Dün gece Abbyye evlenme teklif edecektim.
Ich wollte Abby gestern Abend einen Antrag machen.Gus… Bana evlenme teklif etmeni istiyorum.
Gus, du sollst mir einen Antrag machen.Ama meğer Mikeda bana dün gece aynı şekilde evlenme teklif edecekmiş.
Es stellte sich raus, dass Mike mir gestern Abend auf diese Weise einen Antrag machen wollte.Magnusa evlenme teklif edeceğim.
Ich mache Magnus einen Heiratsantrag.Ruhlar bana Shangın geleceğini ve gün batımından önce Mulana evlenme teklif edeceğini söylüyor.
Und Mulan vor Sonnenuntergang einen Antrag macht. Die Geister sagen, dass Shang kommt.Vince, Kikiye evlenme teklif edecek!
Vince wird Kiki einen Antrag machen!Audraya evlenme teklif edeceğim.
Ich werde Audra einen Heiratsantrag machen.Neredeyse sana evlenme teklif edecektim.
Ich hätte dir fast einen Antrag gemacht.Birine'' neredeyse'' evlenme teklif edip sonra da geri alamazsın.
Sie können nicht jemandem fast einen Antrag machen und es zurücknehmen.Svetlanaya evlenme teklif edeceğim.
Ich mache Svetlana einen Heiratsantrag.
