Fabrikanın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Orada efenim fabrikanın önünde.
Ve fabrikanın da iyi bir şöhreti varmış.
Mevcut konumu, Fabrikanın içinde.
Fabrikanın daha iyi günleri olmuştu.
Yani Interview, Fabrikanın yeni versiyonu olmuştu.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Daha
Fiillerle kullanım
Fabrikanın bacası durmadan tütüyor.
Ona teşekkür etmek istiyorduk… fabrikanın yeniden açılması için.
Ve fabrikanın ona ait olduğunu çok iyi biliyorum.
UPM, 2005 yılında fabrikanın tek sahibi oldu.
Fabrikanın kameraları var. Ben değildim.
Ondan kurtulun ve fabrikanın yarısına sahip olacaksın.
Fabrikanın ön tarafındaki bir ofisteyim. Bak.
Sokağın karşısındaki fabrikanın kameraları… onu teli keserken çekmiş.
Fabrikanın sahibi olan James Kirkham inşa etmiş.
Arkamdaki fırını görüyor musun? Cam parçası. Fabrikanın solundaki?
Şu anda fabrikanın arkasına doğru gidiyoruz.
Ürününüz popüler bir ürün ise,birçok fabrikanın envanteri olmayabilir.
Evet. Fabrikanın arkasında küçük bir yol var.
Teorik eğitimlerin ardından firma yöneticileri Model Fabrikanın uygulama alanına geçiyor.
Fabrikanın altındaki kemikleri ve yangını biliyorum.
Dominik Cumhuriyetinde fabrikanın birinden dondurulmuş hâlde yolluyorlarmış.
Fabrikanın kliniğinde güzel sonuçlar elde ettik.
Işçiden 8.600ü, başkent Bratislavada bulunan fabrikanın önünde toplandı ve üretimi durdurdu.
Fabrikanın camları var ve benim de kırıp dökesim!
Mandy hava örnekleri alırken Lennynin gittiği yöne bakarsak,Conway yakınlarında sekiz fabrikanın üzerinden uçtular.
Yangından ve fabrikanın altındaki kemiklerden haberim var.
Fabrikanın ateşe verildiği gece sorumluluk Pony Joedaydı.
Bu yenilikçi fabrikanın tamamlandığını görmek sadece 12 ay sürdü.
Fabrikanın tam yerini… sizlere Teğmen Bergman açıklayacak.
Berlinde bulunan iki fabrikanın yanı sıra Tunusdaki şubede de üretim yapılmaktadır.