Hakkı yoktu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Buna hakkı yoktu.
Bunu size satmaya hakkı yoktu.
Buna hakkı yoktu.
Bunu yapmaya hiç hakkı yoktu.
Buna hakkı yoktu. Kahretsin!
Foltestin buna hakkı yoktu!
Mustafa Hocanın beni herkesin içinde küçük düşürmeye hakkı yoktu.
Mahkumların hakkı yoktu.
Bu nedenle, Versay Anlaşması uyarınca, Almanyanın bir denizaltı filosu olma hakkı yoktu.
Mahkumların hakkı yoktu.
Yeni yılda olanları kastediyorsan, o sarhoşun senin jartiyerini alıp etrafa sallamaya hakkı yoktu.
Bunu yapmaya hakkı yoktu, Adele.
Kullanıcının söz hakkı yoktu.
Buna Markın hakkı yoktu zaten.
Onların bizi yargılamaya hakkı yoktu.
Bana öyle davranmaya hakkı yoktu. Saçmalık.
Bu çok sert oldu. Seninle bu şekilde konuşmaya hakkı yoktu.
Hiç kimsenin buna hakkı yoktu.
Daha en başında Vali olmaya hakkı yoktu.
Kölelerin evlenme hakkı yoktu.
Nasserın size doğrudan gelmeye hakkı yoktu.
Annemin sana verme hakkı yoktu.
Benim sevdiğim kişinin arkasından gitmeye hakkı yoktu.
Küçüğe hayat hakkı yoktu.
Baileynin seninle o şekilde konuşmaya hakkı yoktu.
Onun bizden saklamaya hakkı yoktu.
Polisin seni böyle hırpalamaya hakkı yoktu!
Annemin bunu yapmaya hakkı yoktu.
Baileynin seninle o şekilde konuşmaya hakkı yoktu.
Joanun bunu sana anlatmaya hakkı yoktu.