HIKÂYENIZI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Geschichte
• Story
• Geschichten

Hikâyenizi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Sizin hikâyenizi.
Ihre Geschichte.

Hikâyenizi yumuşatacağız.
Eure Geschichte.

Pardon, hikâyenizi yani.
Sorry, eure Geschichte.

Hikâyenizi değiştirin!
Ändert die Geschichten!

Pardon, hikâyenizi yani.
Sorry, EURER Geschichte.

Hikâyenizi anlatın bize.
Erzählen Sie uns ihre Geschichte.

Sürekli şu güzel hikâyenizi.
Sie erzählt diese nette Geschichte.

Bize hikâyenizi anlatın.
Erzählt uns Eure Geschichte.

Birbirinize destek olun ve hikâyenizi anlatın.
Unterstützt euch und erzählt eure Geschichten.

Bize hikâyenizi anlatın.
Erzählen Sie uns ihre Geschichte.

Birkaç telefon görüşmesi yapıp hikâyenizi kontrol edeceğiz.
Wir werden ein paar Anrufe tätigen, Ihre Story überprüfen.

Hikâyenizi sattınız mı?
Haben Sie Ihre Geschichte verkauft?

İçeri gelip hikâyenizi anlatın.
Kommt rein und erzähl mir eure Geschichte.

Hikâyenizi duymak istiyorum.
Ich will Ihre Geschichten hören.

Sakıncası yoksa hikâyenizi dinlemek isteriz.
Wir würden gern Ihre Geschichte hören.

Hikâyenizi herkes biliyor.
Ihre Geschichte kennt sowieso jeder.

Siz siz olun kendi hikâyenizi köpürtün.
Laßt euch selber bezaubern von der Geschichte.

Hikâyenizi anlatacak çocuğunuz yok.
Keine Kinder, die Ihre Geschichte erzählen.

Siz de kendi hikâyenizi yazabilirsiniz»».
Die Geschichte müßt ihr schon selber schreiben.“.

Hikâyenizi değiştirmek ister misiniz?
Wollen Sie Ihre Geschichte ändern? Bitte?

Sizin eviniz sizin hikâyenizi anlatmalı.
Auf Hauswänden sollen sie ihre Geschichte erzählen.

Sizin hikâyenizi anlamama yardımcı olun.
Helfen Sie mir, ihre Seite der Geschichte zu verstehen.

O zaman sorularınızı Tilmana yöneltin. Wallace hikâyenizi onaylarsa.
Wenn Wallace Ihre Story bestätigt, dann richten Sie Ihre Fragen an Tilman.

Bir gün sizin de hikâyenizi duymak isterim.
Ich würde irgendwann gerne Ihre Geschichte hören.

Hikâyenizi değiştirmeyi onun istediğine inanıyoruz.
Wir glaubten, er sagte, Sie sollen die Geschichte ändern.

Bir gün sizin de hikâyenizi duymak isterim.
Ich würde gerne eines Tages Ihre Geschichte hören.

Hikâyenizi Roger Kaplanın eski eşi Trishten öğrendik.
Wir hörten Ihre Geschichte von Roger Kaplans Ex-Frau Trish.

Çocuklara sordum;'' Hikâyenizi yazabilir miyim?''.
Ich habe die Spieler gefragt:'Wollt ihr Geschichte schreiben?'.

Hikâyenizi gözden geçirmek için, biraz zaman kazandınız.
Sie haben also noch etwas Zeit, Ihre Geschichte zu überdenken.

TEDde burada olan sizleri kendi hikâyenizi anlatmaya davet ediyorum.
Ich möchte Sie, die TED-Teilnehmer, gerne dazu auffordern, Ihre eigenen Geschichten zu erzählen.