IDDIA MAKAMI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

die Anklage
suçlamaları
savcılık
iddia makamı
suçundan
davayı
iddianameyi
davacı
dava
kovuşturma
takibat

Iddia makamı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bizler iddia makamıyız.
Wir sind die Anklage.
Iddia makamı bunu biliyor.
Die Anklage weiß es.
Logan Phelps, iddia makamı.
Logan Phelps, für die Anklage.
Ama iddia makamı haklı.
Aber die Anklage hat Recht.
Hatırlayın, hafızam beni yanıltmıyorsa iddia makamı şunu demişti.
Wenn ich mich recht erinnere, lautet die Anklage.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Ancak iddia makamının itirazı yok.
Aber die Anklage hat keine Einwände.
O gece Amandanın plajda olduğunu kanıtlayamazsak iddia makamı kazanır ve Daniel hapiste kalır.
Wenn wir nicht beweisen können, dass Amanda diese Nacht am Strand war, gewinnt die Staatsanwaltschaft und Daniel bleibt im Gefängnis.
Iddia makamı bunu kesinlikle kabul etmiyor.
Damit ist die Anklage nicht einverstanden.
Albay Brady, iddia makamı hazır mı?
Colonel Brady, ist die Staatsanwaltschaft bereit?
Ama iddia makamının takımında yer alan… avukatlara… teşekkür etmek istiyorum.
Im Team der Staatsanwaltschaft. Aber ich möchte auch den Anwälten danken.
Çünkü savunma makamının iddia makamına hiçbir şey söylememesi gerekiyor.
Die Verteidigung muss der Anklage gar nichts sagen.
Ama iddia makamı çantayı orada bulduklarını söylüyor. Hayır.
Und dennoch behauptet die Anklage, dass die Tasche da war. Nein.
Tamam, şimdiye kadar, biz ve iddia makamı… sekiz jüri üzerinde anlaştık.
Gut. Bis jetzt haben wir und die Anklage… uns auf acht Geschworene geeinigt.
Ben sadece iddia makamının dürüst olmasına çalışıyorum, Sayın Yargıç.
Ich versuche nur die Anklage bei der Wahrheit zu halten, Euer Ehren.
Onu ben temsil edeceğim vegaranti ediyorum iddia makamının vakasında beklenmedik sorunlar oluşacak.
Ich werde ihn verteidigen, undich garantiere Ihnen… dass der Fall der Staatsanwaltschaft unerwartete Probleme haben wird.
Sayın Yargıç, iddia makamı beş numaralı jüriye teşekkür edilip… muaf tutulmasını rica ediyor.
Juror Nummer fünf abzulehnen. Euer Ehren, die Anklage bittet das Gericht.
Onu ben temsil edeceğim ve garanti ediyorum… iddia makamının vakasında beklenmedik sorunlar oluşacak.
Dass der Fall der Staatsanwaltschaft unerwartete Probleme haben wird. Ich werde ihn verteidigen, und ich garantiere Ihnen.
İşin gerçeği şu ki, iddia makamı kaza anında müvekkilimin sarhoş mu yoksa sadece açtıktan ölmek üzere mi olduğunu anlayamaz.
Die schlichte Tatsache hier ist, dass die Anklage nicht sagen kann, ob meine Mandantin zur Zeit des Unfalls betrunken war oder bloß hungrig war.
Nancy, bunu sormak zorundayız çünkü iddia makamı mahkemede soracaktır… ama Robbienin Freck ile olan… ilişkini kıskanıp onu.
Nancy, wir müssen das fragen, weil die Anklage es vor Gericht fragen wird.
Eğer, bu delil bu kadar önemliyse, iddia makamının sorumluluğu,delilin yasal yollarla elde edildiğinden emin olmaktır… Bu yasa ve emsalleri, iddia makamı çok iyi bilmektedir.
Sollte dieses Indiz wirklich so entscheidend sein, dann liegt es inder Verantwortung der Anklage, sicherzugehen, dass es dem Gesetz und den Präzedenzien entspricht- dem Gesetz und den Präzedenzien, die der Anklage sehr wohl bekannt sind.
Sayın Yargıç, iddia makamı cezaya karşı umursamaz olamaz. Doğru.
Euer Ehren, die Staatsanwaltschaft hat das Strafmaß nicht zu beurteilen. Das ist eine Klarstellung.
İddia makamı hiçbir şeyi kanıtlayamadı, efendim.
Die Anklage hat nichts bewiesen, Eurer Ehren.
İddia makamı kanıt olarak… sanığın paltosundan alınan ve.
Die Anklage legt als Beweis vor.
İddia makamı Rachel Zanei çağırıyor.
Die Staatsanwaltschaft ruft Rachel Zane.
İddia makamı, tanık sizindir.
Anklage, die Zeugin gehört Ihnen.
İddia makamı Bay Tom Hornu çağırıyor.
Die Staatsanwaltschaft ruft Mr. Horn auf.
İddia makamı Manuel Riverayı çağırıyor.
Die Staatsanwaltschaft ruft Manuel Rivera auf.
İddia makamı savlarını Şubat ayında tamamladı.
Die Anklage hatte ihre Beweisführung im Februar abgeschlossen.
İddia makamı hazır mı Bay Beachum?
Ist die Anklage bereit, Mr. Beachum?
İddia makamı için tanıklık etmiştim.
Ich habe für die Anklage ausgesagt.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0432

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca