Kablo Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Yeşil kablo.
Kablo yok, salak!
Kırmızı kablo.
Roter Draht.Bu kablo yüzünden.
Ve sen, Kablo.
İnsanlar da tercüme ediyor
Kablo, lütfen.- Tamam.
Draht, bitte. Okay.Görünürde kablo yok.
Keine sichtbaren Kabel.Kablo yolu burası.
Hier verlaufen die Kabel.Açıkta kablo yok.
Keine freiliegenden Kabel.Kablo 12, 1e bağlanacak.
Saat 12. Bu kablo.
Auf 12 Uhr. Das ist Cable.Yeşil kablo falan yok.
Da ist kein grüner Draht.Kablo ile alakalı olabilir.
Dies kann mit dem Cable.Hiçbir kablo tv, maalesef.
Kablo kablolama değil.
Das Kabelfernsehen kabelt nicht.Onların hepsi kablo değil.- Evet.
Ja. Das sind nicht alles Kabel.AWG- Kablo kalınlık değeri.
Der AWG-Wert des Kabels.Bunların yarısı kablo bile değil.
Die Hälfte davon sind nicht mal Kabel.Bu kablo canımı sıkıyor!
Dieses Kabel macht mich irre!Kırmızı kablo, yeşil kablo.
Roter Draht, grüner Draht.Kablo ve Anten Analizörleri.
Kabel- und Antennen Analyzer.Üstelik bu kablo tamir edilebilir.
Diese Leitung lässt sich aber reparieren.Kablo, giriş, video, uydu.
Kabel, Eingabe, Videorekorder, Satellit.Sana yiyecek, kablo ve ot veriyorlar.
Es gibt was zu essen, Kabelfernsehen und Marihuana.Kablo, kanal veya duvar versiyonu olarak.
Als Kabel-, Kanal- oder Wandversion.Bunun yanı sıra kablo uzunluğunun da önemi büyüktür.
Mindestens genauso wichtig ist die Länge des Kabels.Kablo, giriş, video, uydu, kapat.
Kabel, Eingabe, Videorekorder, Satellit, aus.Tasarım kusurları, iletişim ve kablo gizleme sağlar.
Yeşil kablo, kırmızı kablo.
Grüner Draht, roter Draht.Ayrıca aydınlatma gerekir ve bu nedenle kablo yapmak zorunda kalacaktır.
Sie müssen auch Beleuchtung, und deshalb werden Verkabelung zu tun haben.
