KAPÜŞONU ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Isim
Kapuze
başlığın
kapüşonu
kukuletalı
kaput
davlumbaz
kapşonunu

Kapüşonu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bu onun kapüşonu.
Das ist sein Hoodie.
Ve bu… kapüşonun… yardımı olmayacak.
Der Hoodie hilft dabei nicht.
Hadi indir şu kapüşonu.
Nimm die Kapuze ab, komm schon.
Lütfen kapüşonu çıkartın, bayım.
Nehmen Sie bitte die Kapuze ab, Sir.
Annemi kaçırdığı gece o kapüşonu takıyordu.
Am Abend der Entführung trug er eine Kapuze.
Kapüşonun altındaki adam önemli değil.
Der Mann unter der Kapuze ist nicht wichtig.
Bana dön ve kapüşonunu çıkar.
Umdrehen und Kapuze abnehmen.
O kapüşonun altında kim olduğunu biliyorsun, değil mi?
Du weißt, wer das unter der Kapuze ist, oder?
En azından güneş gözlüğünü ve kapüşonunu çıkar?
Können Sie wenigstens die Brille und die Kapuze abnehmen?
O kahrolası kapüşonu çıkar ve yüzüme bak.
Nimm die scheiß Kapuze ab und schau mich an.
Kapüşonu vardı ve kafasını eğiyordu.- Yüzünü görmedim.
Nicht sein Gesicht. Er hatte eine Kapuze auf und hielt den Kopf gesenkt.
Örgü kordon sayesinde kapüşonu dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz.
Die Kapuze können Sie dank Kordelzug einstellen, wie Sie es möchten.
Çip çalışınca belki dönebilirim diye umuyordum… Bilmiyorum. Kapüşonu takmak için mi?
Die Kapuze wieder aufsetzen? Weißt du, ich hab gehofft… da das Implantat so gut funktioniert, würde ich vielleicht?
Şimdi o kapüşonu niye taktığını anladım.
Jetzt verstehe ich, warum du diese Kapuze trägst.
Aradaki fark kapüşonu giymeyi ben istedim Oliver.
Der Unterschied war, dass ich die Kapuze anziehen wollte, Oliver.
Evet, aptal kapüşonun bile seni koruyamaz sürtük!
Ja, selbst dein dummer Hoodie kann dich nicht beschützen, Schlampe!
Connora neden o kapüşonu taktığını sorma fırsatı bulamadım ama nedenini biliyorum.
Ich hatte niemals die Chance, Connor zu fragen, warum er diese Kapuze trägt, aber ich weiß warum.
Çünkü geçen hafta, o kapüşonu… yargıç, jüri ve cellat olarak kullandı diye… hepiniz çok kızmıştınız. Gerçekten mi?
Letzte Woche wart ihr total angepisst, Meinst du? weil der Kapuzenmann als Richter und Henker zugleich fungiert hat?
Kapüşon, Anatoly, bir kimlik.
Die Kapuze, Anatoly, ist eine Identität.
Siyah kapüşonlu. Emin misiniz.
Schwarze Kapuze. Sind Sie sicher, dass.
Charles, kapüşonlu giyiyor diye birinden şüphelenemeyiz.
Charles, wir können niemand verdächtigen, nur weil er eine Kapuze trägt.
Kapüşon yok, fermuar yok.
Keine Kapuze, keine Reißverschlüsse.
Siyah kapüşonlu, dosdoğru ilerliyor.
Schwarze Kapuze, direkt vor dir.
Neden aynaları örttüğünü,gözlük taktığını ve kapüşon giydiğini biliyorum. Aynada gördüğün hoşuna gitmiyor.
Ich weiß, was mit Ihnen los ist, warum Sie Spiegel abdecken,Sonnenbrille und Kapuze tragen.
Göremezsin çünkü kapüşon takıyor değil mi?
Weil er eine Kapuze trägt, stimmt's?
Kapüşon, Cage, ve Jackieyi uçarken görmüşler.
Kapuze, Cage, und sie sahen Jackie fliegen.
Evet, ona Kapüşonlu diyoruz.
Ja, ja. Wir nennen ihn"die Kapuze.
O yüzden mi kapüşon takıyor?
Trägt er die Kapuze deswegen?
Hayır, tekerlekli sandalyeyi iten kişi kapüşon takıyormuş.
Nein. Die Person, die den Rollstuhl schob, trug eine Kapuze.
Gazeteler'' Kırmızı Kapüşonlu Çete'' derdi onlara?
Die Zeitungen nannten sie die Red Hood Gang?
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0315

Farklı Dillerde Kapüşonu

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca