KARMAŞIK BIR ILIŞKI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

ein kompliziertes Verhältnis
komplexe Beziehung

Karmaşık bir ilişki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Karmaşık bir ilişki.
Ülke onlarla karmaşık bir ilişki kurdu.
Das Land hatte ein kompliziertes Verhältnis zu ihnen.
Karmaşık bir ilişki.
Eine komplizierte Beziehung.
Vardır, Hatta karmaşık bir ilişkisi vardır.
Wir haben eine, na ja, eine komplizierte Beziehung.
Karmaşık bir ilişki( mi?)?
Annalisele benim karmaşık bir ilişkimiz var.
Annalise und ich haben eine komplizierte Beziehung.
Karmaşık bir ilişki.
Es ist eine komplizierte Beziehung.
Laminat parke ve su karmaşık bir ilişki var.
Laminatboden und Wasser haben eine komplizierte Beziehung.
Karmaşık bir ilişkimiz var.
Wir haben eine komplizierte Beziehung.
Annenle de babanla da karmaşık bir ilişkim vardı.
Ich hatte komplizierte Beziehungen mit deinen Eltern.
Karmaşık bir ilişkimiz vardı.
Wir hatten eine komplizierte Beziehung.
Yapma tatlım, bu durum çok karmaşık bir ilişki yaratıyor.
Bitte, Liebes, das ist eine komplexe Beziehung.
Çok karmaşık bir ilişkimiz var.
Wir haben eine komplizierte Beziehung.
Bayan Londonın bağışla karmaşık bir ilişkisi var.
Ms. London hat ein kompliziertes Verhältnis zur Nächstenliebe.
Bu karmaşık bir ilişki var biz var.
Wir haben ein kompliziertes Verhältnis.
Alkol ve kalbin karmaşık bir ilişkisi var.
Alkohol und das Herz stehen in einer komplizierten Beziehung zueinander.
Anneler, çocuklar ve TV: Kötü olmayan karmaşık bir ilişki.
Mütter, Kinder und Fernsehen: Eine komplizierte Beziehung, die nicht schlecht ist.
Annemle karmaşık bir ilişkim vardı.
Zu meiner Mutter hatte ich eine schwierige Beziehung.
Googleın uzun zamandır Çin ile karmaşık bir ilişkisi vardı.
Google und China haben seit langem ein kompliziertes Verhältnis.
Annenle karmaşık bir ilişkimiz vardı.
Deine Mutter und ich hatten eine komplizierte Beziehung.
Hakkında yalan söylenecek kadar karmaşık bir ilişkiniz varmış.
Du hattest eine Beziehung die kompliziert genug war um über sie zu lügen.
Onunla karmaşık bir ilişkim olduğu söylenebilir.
Sie und ich haben eine komplizierte Beziehung.
Ailesine lazım. Onlarla karmaşık bir ilişkisi var.
Sie hat eine schwierige Beziehung zu ihnen Ihre Familie braucht es.
Hepimiz bunun karmaşık bir ilişki olabileceğini biliyoruz. Ama kendi çocukların?
Wir wissen alle, dass das eine komplizierte Beziehung sein kann, aber seine eigenen Kinder?
Bologna halkının Papalık Devletlerle karmaşık bir ilişkisi vardı.
Die Menschen in Bologna hatten eine komplexe Beziehung zu den Kirchenstaaten.
Perimenopoz ve depresyonun karmaşık bir ilişkileri bulunmaktadır.
Perimenopause und Depression haben eine komplexe Beziehung.
Büyük ülkeler arasındaki ilişkiler, aslında çok karmaşık bir ilişki türü.
Eigentlich sind Beziehungen zwischen großen Mächten komplizierte Beziehungen.
Yer çekimiyle epey karmaşık bir ilişkim olduğu söylenebilir.
Man könnte sagen, ich habe eine komplizierte Beziehung zur Schwerkraft.
Sizlerin de tahmin edebileceği gibi Margaretle çok karmaşık bir ilişkim var.
Wie Sie sich denken können, haben Margaret und ich eine komplizierte Beziehung.
Bir şeyi açıklamak demek, karmaşık bir ilişkiyi basit bir formüle dönüştürmektir.
Etwas zu erklären heißt ganz allgemein, einen komplizierten Zusammenhang auf eine einfache Formel zu bringen.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0315

Farklı Dillerde Karmaşık bir ilişki

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca