Kasette Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bu kasette.
Kasette tek bir ses var.
Ne oldu? -Bu kasette bir şey var?
Kasette Spence de vardır.
Charlienin kasette bahsettiği kız.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Kasette üç kişi daha vardı.
Ve bulduğun kısım kasette yok.
Bu kasette Anna var.
İzlemek istediğin o kasette ne vardı?
Bu kasette ne var?
Enzonun kim olduğunun cevabı o kasette değil.
O kasette bizim aşkımız var.
Oldu hoşçakal. Kasette bir erkek sesi var.
Kasette daha önemli bir şey daha olmalı.
Avery ve babamın kasette tartıştığı şey bu muydu?
Bu kasette ne yaptığımı anlamamız gerekiyor,?
Michelangelo imzasını Marynin göğsündeki kasette bıraktı.
Ya kasette duyduğun ses?
Kasette ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
Evet! O kasette bütün Moskovam vardı.
Kasette ne olduğunu pekâlâ biliyorum.
Ama sen kasette olmayı hak etmiyorsun.
Kasette Genko benim ismimi yazdı ve beni uyardılar.
Umarım kasette bir şeyler bulabiliriz.
Kasette karımla polis arasında başka kimse yok.
İşte ben. Kasette karımla polis arasında başka kimse yok.
Kasette ne olduğunu bilmemiz gerekiyor!
Martha? Gaadın ofisindeki kasette bir buçuk saatlik kayıt var… ama cinayetlerin üstüne tek kelime bile etmemişler.
Kasette gördüklerinle ilgili çok geçerli bir açıklamam var. Sen.
Ama kasette başka sesler de duyuluyor.