KAYDIN ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Fiil
der Aufnahme
kabul
kaydetmek
kayıt
alımını
kaydı
emilimini
alımı
çekim
görüntüleri
kaseti

Kaydın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Kaydın sonu.
Ende des Eintrags.
Otururken mi kaydın?
Ausgerutscht beim Sitzen?
Kaydın sonu.
Tamam, tamam. Kaydın. Olsun Jake.
Er ist ausgerutscht. Okay.
Kaydın yok. Akıllı ol.
Sie sind nicht vorbestraft.
Combinations with other parts of speech
Olsun Jake. Tamam, tamam. Kaydın.
Er ist ausgerutscht. Okay.
Bu kaydın içeriğinin.
Der Inhalt dieses Mitschnitts.
Ama sen yağda kaydın, değil mi?
Sie rutschten auf Öl aus, oder?
Ne? Kaydın süresi doldu?
Die Zulassung ist abgelaufen.- Was?
Annein günlüğündeki en son kaydın tarihi 1 Ağustos 1944tür.
Anne Franks letzter Eintrag datiert vom 1. August 1944.
Kaydın Güncel formları 1xBet vardır.
Aktuelle Formen der Aufzeichnung sind 1xBet.
Seyit Alinin öldürülmesi kaydın sahte olduğunu kanıtlamaz.
Said Alis Ermordung beweist nicht, dass die Aufnahme gefälscht wurde.
Bu kaydın gerçek olduğunu bile bilmiyoruz.
Wir wissen nicht, ob diese Aufnahme echt ist.
İmzalı Booking. com sözleşmesi( kaydın sonunda tamamlanır).
Unterschriebenen Vertrag mit Booking. com(am Ende der Registrierung).
Kaydın ve robot elin üzerine mi düştün?
Du bist ausgerutscht und in eine Roboterhand gefallen?
Özel indirimler kaydın yalnızca ilk yılı için geçerlidir.
Sondereinsparungen gelten nur für das erste Jahr der Registrierung.
Kaydın işe yarayıp yaramayacağını bilmiyorduk.
Wir wussten nicht, ob die Aufnahme funktionieren würde.
Birkaç saniye sonra otomatik bir ses, kaydın başlatıldığını bildirir.
Nach einigen Sekunden kündigt eine automatische Ansage an, dass die Aufzeichnung gestartet wurde.
Bu kaydın sezonluk değişik zamanları var.
Dieser Eintrag hat saisonal unterschiedliche Zeiten.
Kayıt yapıldığı sırada neler olduğunu bilmeden kaydın ne ifade ettiğini nasıl bilebilirsiniz ki?
Woher wissen Sie, was die Aufnahme bedeutet… ohne zu wissen, was währenddessen geschah?
Bu kaydın her karesinin analiz edilmesi gerek.
Ich muss jedes Frame von dem Video analysieren.
HP ticari kayıtları için geçerli saklama süreleri, kaydın türüne bağlı olarak değişiklik gösterir.
Für geschäftliche Aufzeichnungen von HP variieren die Aufbewahrungsfristen je nach Art der Aufzeichnung.
Onlara da kaydın kopyasını gönderdin, değil mi?
Du hast ihnen eine Kopie der Aufnahme geschickt?
Bildiğiniz üzere geçen yüzyılda dünyayı yaklaşık 1 santigrat derece ısıttık. ve kaydın doğal olan kısmında son yüzyılda gördüğümüze benzer bir durum yok.
Wir haben den Planeten im letzten Jahrhundert um ca. 1°C erwärmt und es gibt nichts vergleichbares dazu im natürlichen Teil der Aufzeichnungen.
Pardon, kaydın bir kopyasını alabilir miyim?
Entschuldigung, bekomme ich eine Kopie der Aufnahme?
Tablonuzdaki her kaydın birincil anahtara sahip olması gerekir.
Jeder Datensatz in Ihrer Tabelle muss einen Primärschlüssel haben.
Bu kaydın… iddia ettiğiniz kadar önemli olduğunu umarım.
Ich hoffe wirklich, dass diese Aufnahme so wichtig ist, wie sie behaupten.
Bazılarınız için bu kaydın hangi koşullarda yapıldığını bilmek ilginç olabilir.
Es könnte einige von euch interessieren, unter welchen Umständen diese Aufnahme gemacht wurde.
Kaydın poliste olmasını, bizde olmasından çok istemiyordur. Birbirlerine ateş etmeye başlayacaklar.
Dass die Polizei die Aufnahme nicht bekommt, als uns zu fassen.
O gece Alexin yaptığı kaydın tek kopyasını olduğunu düşünüyorsan… evet, o?
Die einzige Kopie der Aufnahme, Ist das etwa… die Alex von Ihnen gemacht hat?
Sonuçlar: 55, Zaman: 0.0557

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca