Kaynat Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Onları kaynat!
Suyu kaynat!- Neyle?
Bunları kaynat.
Kaynatma ve tüy alma.
Üç yumurta kaynat.
Suyu kaynatın, çayı yapın ve için.
Uzun süre kaynat.
Onu kaynatıp ezmek ve yutmak istiyorum!
Şimdi beni kaynat.
Lütfen kaynat şunu, kaynat, kaynat!
Neyle?- Suyu kaynat!
Patatesi kaynatmak veya pişirmek çok daha sağlıklı.
Bunları tekrar kaynat.
Bunu bir saat kaynat ve çayını iç.
Bunları yeniden kaynat.
Bunu bir saat kaynat ve çayını iç.
Tokuhei… Biraz su kaynat.
Kaynatma yok, bez temizletme yok, plastik donlar yok.
Hana, biraz su kaynat.
Evde sabunu kaynatmak için: basitleştirilmiş teknoloji.
Naota, biraz su kaynat.
Kaynatma yok, bez temizletme yok. Naylon külotlar yok.
Mutfağa git vebiraz su kaynat.
Suyu kaynatıp, makarnayı içine koyup, kavanozu açmayı mı öğretti?
Her şeyi yok et. Örnekleri kaynat.
Suyu kaynatıp, makarnayı içine koyup, kavanozu açmayı mı öğretti?
Biraz havuç… kestane suyu ve arpa kaynat Ve ona içir.
Sadece pirinci kaynatmanız, sonra fırında kurutmanız ve kızartmanız gerekir.
Suyun rengi değişene ya da soğanlar yumuşayana kadar kaynat.
O zaman kompozisyonu kaynatmanız gerekmez, sadece 38-40 dereceye kadar ısıtmanız yeterlidir.