KOKLAMAYA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

zu riechen
zu schnüffeln
koklamaya

Koklamaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Koklamaya devam et.
Schnüffel weiter.
Sonra, ben de koklamaya başladım.
Also fange ich an zu schnüffeln.
Şaşırtıcı buluyorum.- Ben bir koridorda bir telekızı koklamaya hazırlanıyorum.
Ich stehe in einem Flur und warte darauf, ein Callgirl zu riechen. Ich finde es verwirrend.
Beni koklamaya başladı.
Sie begann, mich zu beschnüffeln.
Ben bir koridorda bir telekızı koklamaya hazırlanıyorum.
Ich stehe in einem Flur und warte darauf, ein Callgirl zu riechen.
Görmeye ve koklamaya bayılıyorum! Ben her şeyi duymaya.
Und ich finde es super, alles zu hören und zu sehen und zu riechen.
Biliyor musun, bu aralar durup gül koklamaya vakit ayırıyorum.
Weißt du, ich nehme mir jetzt immer die Zeit und rieche an Rosen.
Eğer insanları koklamaya başlayacaksan, ben tuzlu kraker almaya gidiyorum.
Hol ich mir eine Brezel. Na gut, wenn du jetzt anfängst, an den Leuten zu schnüffeln.
Şimdi oturuyorum ve çok fazla koklamıyorum,sadece saçlarımı koklamaya başlarsam.
Jetzt sitze ich und fühle keinen besonderen Geruch, nur wenn ich anfange,meine Haare zu riechen.
Ben bir şey koklamaya çalışmıyorum.
Ich versuche, gar nichts zu riechen.
Eğer diğer köpek de durursa,iki karşılamak ve birbirlerini koklamaya izin verin.
Wenn der andere Hund auch hält,lassen die beiden sich treffen und beschnuppern sich gegenseitig.
Ona dokunmaya onu koklamaya hazır mısınız?
Bist du bereit, sie zu riechen?
Ek olarak, solunum sisteminin spesifik yapısı uyku sırasında horlamaya ve sık sık koklamaya neden olur.
Darüber hinaus verursacht die spezifische Struktur des Atmungssystems Schnarchen während des Schlafes und häufiges Schnüffeln.
Yoksa sizi koklamaya çalışırlar.
Sie werden versuchen, an euch zu riechen.
Kirpi, görme engellidir ve duymalarına ve yiyecek bulmasına yardımcı olmak için işitme ve koklamaya güvenir.
Igel haben ein schlechtes Sehvermögen und sind auf das Hören und Riechen angewiesen, um ihnen zu helfen, Nahrung zu finden.
Bakalım tutkal koklamaya başlaman ne kadar sürecek?
Wie lange wird's dauern, bis du anfängst, Klebstoff zu schnüffeln?
Bunula beraber, şehirler, yerleşim alanlarını yeniden nasıl organize edeceklerini düşünmeye başladılar. Böylece insanlar yavaşlamaya,gülleri koklamaya ve birbirleriyle iletişim kurmaya teşvik ediliyorlar.
Und dabei haben Städte begonnen zu überdenken, wie urbane Strukturen angelegt sein sollten, damit die Leute ermutigt werden, langsamer zu werden,an Rosen zu riechen und Beziehungen zueinander aufzubauen.
Köpeğiniz zemini koklamaya başlarsa, dışarı çıkma zamanı gelebilir.
Wenn Ihr Welpe anfängt, den Boden zu schnüffeln, kann es Zeit sein, dass er hinausgeht.
Her şey güzelleştiğinde,şampuanda koklamaya başladıktan sonra- en önemli özellik değil.
Nun ist es gut, nachdem alle anfingen,in Shampoo zu riechen- nicht das wichtigste Eigentum.
Şarabımı koklamaya… ve konuştuğunu bilen biri gibi davranmaya devam edeceğim.
Ich rieche weiter an meinem Dessertwein und tue so, als wüsste ich, wovon ich rede.
Hadi kokla şunu.
Kommen Sie. Riechen Sie mal.
Kokladım da.
Und gerochen auch.
Şimdi… Beni kokla, ve nasıl olmuş söyle.
Du sollst an mir riechen und mir sagen, was du denkst.
Kokla şunu.
Hier, riechen Sie.
Kokla şunu.
Riechen Sie das.
Tenini koklamak istiyorum.
Ich will ihre Haut riechen.
Kokla şunu!
Riechen Sie mal!
Etrafı kokluyor… -Gel. -Odama girdi!
In mein Zimmer! -Er schnüffelt herum… -Komm!
Koşturup gülüp oynamana,kıçları koklamana falan… izin verecektim ama yok.
Ich wollte dich rennen und toben lassen,weißt du, ein paar Arschlöcher schnüffeln und all das, aber nein.
Etrafı kokluyor… -Gel. -Odama girdi!
Er schnüffelt herum… -Komm!
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0426

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca