MEKANDA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Isim
Raum
uzay
boşluk
mekân
salon
odayı
oda
alanı
yer
alanını
vor Ort
yerinde
yerel
yerde
sahada
burada
nokta
yer
site
oracıkta
konumunda
im Innenraum

Mekanda Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Mekanda zaman da var.
Und Raum hat Zeit.
Güzel, seninle mekanda buluşuruz.
Gut. Ich treffe Sie vor Ort.
Mekanda iki çeşit çorba var.
Wir haben zwei SUPs vor Ort.
Zamanda ve mekanda yolculuk ediyorum.
Ich reise durch Raum und Zeit.
Mekanda yeni bir yeteneğimiz var.
Wir haben frisches Talent im Haus.
İnsanlar da tercüme ediyor
E2600 İç mekanda havanın niteliği.
E2600 Luftqualität in Innenbereichen.
Mekanda kim var kim yok, dedi'' hey.
Alle Wichser hier im Raum sagen"Yo.
Kwarfetin adamları hala mekanda.
Kwarfets Kontakt ist noch immer vor Ort.
E2601 Dış mekanda havanın niteliği.
E2601 Luftqualität in Außenbereichen.
Mekanda neredeyse her şey beyaz.
Fast alles in dieser Räumlichkeit war weiß.
İki farklı mekanda 4 saatlik Fotoğraf çekimi.
Verschiedene Foto Locations in 2 Stunden.
Mekanda bir business centre da vardır.
Es gibt auch ein Businesscenter vor Ort.
Bir insan zaman ve mekanda sıkışabilir mi?
Kann man einen Menschen erfassen über Zeit und Raum?
Mekanda sürekli yabancı insanlar var.
Es sind ständig fremde Personen in der Wohnung.
Sokağın karşısındaki mekanda, hiç su var mıdır?- Yak gitsin?
Verbrenn sie! Haben die Wasser in dem Laden gegenüber?
Bu mekanda alkol ruhsatı yok.
Das ist Missbrauch! Ihr habt keine Alkohol-Lizenz für hier.
Sabah kahvaltınızı bu geniş ve ferah mekanda sunmaktayız.
Wir bieten Ihnen Ihr Frühstück in diesem großen und geräumigen Raum an.
Mekanda üçten fazla renk kullanmayın.
Verwenden Sie im Innenraum nicht mehr als drei Farben.
Radiooooo, zaman ve mekanda müzikal bir yolculuk için internet.
Radiooooo das Web für eine musikalische Reise durch Zeit und Raum.
Mekanda ayrıca bir de planetaryum bulunuyor.
Auf dem Gelände befindet sich auch ein Planetarium.
Mutfak kapıları- i̇ç mekanda 50 fotoğraf. mutfağa kadar her.
Türen in die Küche- 50 Fotos von Türdesignideen im Inneren der Küche.
Mekanda ayrıca‘ take away hizmeti de bulunuyor.
Hier finden Sie ebenfalls ein„take away" Service.
Hayatımızı zaman ve mekanda lineer bir hareket olarak deneyimleriz.
Wir erleben unser Leben als eine lineare Bewegung durch Zeit und Raum.
Mekanda bu hafta sonu da harika dakikalar yaşandı.
Erstaunlicherweise gab es an diesem Wochenende auch schöne Momente.
Arayan Ronald Kiplingin ihbarına göre mekanda birçok kişiye yardım gerekiyor.
Anrufer Ronald Kipling meldete mehrere Hilfsbedürftige vor Ort.
Shawın mekanda bulduğun o boya özelmiş.
Antiwärmebild, Niedrig-Infrarot-Beschichtung. Die Farbe, die Sie gefunden haben.
Doğuda eski çağlardan beri evi süslemek içinİç mekanda iplik perdeleri kullandı.
Seit alten Zeiten im Osten das Haus zu schmückenverwendete Fadenvorhänge im Innenraum.
Zamanda ve mekanda yolculuk eden bir makine.
Um Raum und Zeit zu bereisen. Sondern eine Maschine.
Bu, yönetilmesi gereken bir sürü insan vemekan, tıpkı mekanda çekim yapmak gibi yorucu.
Das ist eine Menge Leute undRaum zu verwalten, so mühsam wie Dreharbeiten vor Ort.
Belli ki bu mekanda yanlış itibarlı kişiler var.
Scheint, dieses Etablissement ist auf die falsche Weise anrüchig.
Sonuçlar: 62, Zaman: 0.0541

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca