Mesaiye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Mesaiye kalmış olmalı.
Selam bugün mesaiye kalmak zorundayım.
Mesaiye ihtiyacım var.
Neden her gece mesaiye kalıyorsun?
Bu mesaiye başlamadan önce miydi?
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Gittikçe daha geç saate mesaiye kaldı.
Evet, mesaiye ihtiyacım var.
Öyleyse ben bunu var ama mesaiye saymak.
Başkan mesaiye yürüyerek geliyor.
Yaşındaki teknik adam, Pazartesi mesaiye başlayacak.
Belki de mesaiye daha sık kalmalıyım.
Aslında şimdi hatırladım. Bu gece mesaiye kalmam lazım!
Derdiniz ne, mesaiye kalmayı sevmiyor musunuz?
Az önce haber verdiler de bu gece mesaiye kalmam gerekiyormuş.
Mesaiye başlamadan önce hep buraya gelirim.
Ve Missy de odasında her şeyden nefret etmekle meşgul.Mary mesaiye kaldı, Sheldon garajda.
Selam. Howard mesaiye kaldığını söyledi, ben de akşam yemeği getirdim.
Dave mesaiye kaldı, ben de şöyle dip köşe bir temizlik yapayım diye çocuklarımı arkadaşa postaladım.
Mesai yok.
Çok vakit kaybetmeden mesai yapmaya başlamak istiyorum.
Evet, utanmaz bir şekilde mesai yapmanız için şeker rüşveti veriyorum size.
Mesai için sordum. Tamam.
Aldığım mesailer yetmiyor.
Mesai yaptım. Çok virüs vardı.
Mesai yapıyorsun.
WE programıyla mesailer azaltıldı ve kantin yemekleri daha iyi hale geldi“.
Yıllık mesaide hüzünlü final.
Emeklilik, ikramiye, mesai, tatil ve işleri dışarıya verme meselesi.
Yıllık mesaide hüzünlü final…[ devamı…].
Artı, sekiz saati geçerse fazla mesai.