Onarmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bakalım onarmaya kim gelecek.
Onarmaya çalışırım. Sanırım kırılmış.
Vücut bu hasarı onarmaya çalışır.
Onarmaya çalıştım ancak asalar çok farklı.
İç huzurunu onarmaya yardım eder.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Onarmaya çalışıyordum ama yedek parçamız yok.
Vücut bu hasarı onarmaya çalışır.
IT birimi hâlâ ölen torbacının dizüstü bilgisayarını onarmaya çalışıyor.
Dünyayı onarmaya yardımcı olursunuz.
TCDD yetkilileri hasarı onarmaya çalışıyor.
Kiliseyi onarmaya yardımcı olur.
P Asla bu ürünü kendiniz onarmaya çalışmayın.
Dr. Robbins onarmaya çalıştı ama kanama--.
Şu an bile, Taurinin savaşçıları onu onarmaya çabalıyorlar.
İletişimi onarmaya ya da bağlamaya gerek yok.
P Asla bu ürünü kendiniz onarmaya çalışmayın.
Daima yaşamımı onarmaya çalışıyorsun ama yaşamım onarılamaz hâlde.
Bir süre sonra Yoaş RABbin Tapınağını onarmaya karar verdi.
Ana su borusunu onarmaya çalışıyordum.
Yüklü tüm. NET Framework sürümlerini onarmaya çalışır.
Cilt bariyerini onarmaya yardımcıdır.
Vücut, bu mikro yaralanmaları kollajen üreterek onarmaya başlar.
Enerji rölelerini onarmaya çalışacağım.
Önümüzdeki dört gün boyunca mürettebat, yelkenleri yamayarak hasarı onarmaya çalıştı.
Vücut bu hasarı onarmaya çalışır.
Vücudunuzun hasarı onarmaya çalışması güneş yanıklarının acı belirtilerine neden olur.
Biri devre dışı, onu onarmaya çalışacağız.
Onarmaya başlamadan önce ilk olarak duvar kağıdını uygularsanız, bu etkiden kaçınılabilir.”.
Kendi hasarını onarmaya çalışıyordu.
Sorununuzu bulduktan sonra, BOOTMGRyi onarmaya çalışır.