ONU SAKINLEŞTIRIR ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• beruhigt ihn

Onu sakinleştirir Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Onu sakinleştirir.
Das beruhigt sie.

Belki bu onu sakinleştirir.
Vielleicht beruhigt sie das.

Onu sakinleştirir.
Beruhigen Sie ihn.

Belki varlığınız onu sakinleştirir.
Vielleicht beruhigt sie Ihre Anwesenheit.

Bu onu sakinleştirir.
Das beruhigt ihn.

Annesinin yumuşak gözleri onu sakinleştirir.
Die weichen Augen ihrer Mutter beruhigen sie.

Onu sakinleştirir.
Sollte ihn beruhigen.

Nişanlısı hemen peşinden gider ve onu sakinleştirir ve barışırlar.
Seine Verlobte sucht ihn zu beruhigen.

Allah onu sakinleştirir.
Gott beruhigt ihn.

Sağanaklı bir günde Bran, Hodorun aklına girer ve onu sakinleştirir.
Bran ändert sich in hodors verstand und beruhigt ihn.

Bu onu sakinleştirir.
Das wird ihn beruhigen.

Biz ona matematik öğretiriz. ve bu onu sakinleştirir.
Wir werden ihr Mathematik beibringen. Das wird sie beruhigen.

Bu onu sakinleştirir.
Dadurch wird er ruhiger.

Onu sakinleştirir.- Onunla gideceğim.
Um ihn zu beruhigen. Ich geh mit.

Pantenol onu sakinleştirir ve onu iyi besler.
Pantenol beruhigt ihn und nährt ihn gut.

Onu sakinleştirir. Hadi, seni gezdirelim.
Das beruhigt sie. Na los, ich zeige dir alles.

Bu onu sakinleştirir.
Das sollte ihn beruhigen.

Bu onu sakinleştirir.
Das wird sie ruhig stellen.

Bu onu sakinleştirir.
Das hier wird ihn beruhigen.

Bu onu sakinleştirir gibi geldi.
Das schien ihn zu beruhigen.

Onu sakinleştir, yardım et.
Beruhige ihn, hilf ihm..

Yani onu sakinleştir.
Dann halte sie ruhig.

Onu sakinleştir ve hemen burada gel.
Beruhigen Sie sie und kommen Sie zurück.

Onu sakinleştir. Yoksa aptalca birşeyler yapabilir.
Beruhige ihn, bevor er etwas Unüberlegtes tut.

Onu sakinleştirmem gerek.
Ich muss ihn betäuben.

Onu sakinleştir yoksa ikinizi de vururum.
Beruhigen Sie sie, sonst erschieße ich Sie beide.

Onu sakinleştirmeye çalışacağım.
Ich versuche, sie zu beruhigen.

Onu sakinleştiriyor.
Beruhigt sie.

Onu sakinleştirin. Her şeyin yoluna gireceğini söyleyin.
Beruhigen Sie sie. Sagen Sie, alles wird gut.

Onu sakinleştirmem gerekiyor.
Ich muss ihn betäuben.