PAVLUSU ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Isim

Pavlusu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Ecclesiastic category close
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Pavlusu kastediyorsun.
Ich meine Paulus.
Bunun üzerine kardeşler Pavlusu hemen deniz kıyısına yolladılar.
Apg 17,14 Da schickten die Brüder Paulus sogleich weg zum Meer hinunter.
Pavlusun Korintlilere birinci mektubunda dediği gibi.
Wie Paulus in seinem ersten Brief an die Korinther schrieb.
Elç.17: 14 Bunun üzerine kardeşler Pavlusu hemen deniz kıyısına yolladılar.
Apg 17,14 Da schickten die Brüder Paulus sogleich weg zum Meer hinunter.
( Pavlusu) dinleyen Korintlilerin birçoğu inandı ve vaftiz oldu''( Acts 18:8).
Und viele der Korinther, die Paulus hörten, glaubten und wurden getauft“(Apostelgeschichte 18: 8).
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Atlılar Sezariyeye varınca mektubu valiye verip Pavlusu teslim ettiler.
Da die gen Cäsarea kamen, überantworteten sie den Brief dem Landpfleger und stellten ihm Paulus auch dar.
Kalabalık Pavlusu buraya kadar sessizce dinledi.
Bis dahin hatte die Menge Paulus ruhig zugehört.
Fakat bu talepleri onların gerçek niyetlerini saklamak için uydurdukları bir kılıftı: Pavlusu öldürmek.
Doch die Bitte war nur eine Tarnung, um ihre wahre Absicht zu verbergen: Paulus zu töten.
Müminler Pavlusu hemen deniz kıyısına yolladılar.
Die Gläubigen schickten Paulus daraufhin rasch an die Küste.
Askerler, kendilerine verilen buyruk uyarınca Pavlusu alıp geceleyin Antipatrise götürdüler.
Die Kriegsknechte, wie ihnen befohlen war, nahmen Paulus und führten ihn bei der Nacht gen Antipatris.
Romalılar Pavlusu Yahudilerin düzenlediği bir suikasttan korumak için Sezariyeye götürürler.
Die römischen Soldaten schützen Paulus vor einem von den Juden geplanten Mordanschlag.
Kötü ruh ise onlara şöyle karşılık verdi:‹‹İsayı biliyor, Pavlusu da tanıyorum, ama siz kimsiniz?››?
Aber der böse Geist antwortete und sprach:Jesus kenne ich wohl, und von Paulus weiß ich wohl; wer seid ihr aber?
Komutan Yahudilerin Pavlusu tam olarak neyle suçladıklarını bilmek istiyordu.
Der Kommandant wollte wissen, was die Juden Paulus eigentlich vorzuwerfen hatten.
İki yıl dolunca görevini Porkius Festusa devreden Feliks, Yahudilerin gönlünü kazanmak amacıyla Pavlusu hapiste bıraktı.
Da aber zwei Jahre um waren, kam Porcius Festus an Felix Statt. Felix aber wollte den Juden eine Gunst erzeigen und ließ Paulus hinter sich gefangen.
Komutan Yahudilerin Pavlusu tam olarak neyle suçladıklarını bilmek istiyordu.
Der Kommandant wollte endlich genau wissen, was die Juden Paulus eigentlich vorwarfen.
İsanın oradaki öğrencilerini arayıp bulduk veyanlarında bir hafta kaldık. Öğrenciler Ruhun yönlendirmesiyle Pavlusu Yeruşalime gitmemesi için uyardılar.
Und als wir Jünger fanden,blieben wir daselbst sieben Tage. Die sagten Paulus durch den Geist, er sollte nicht hinauf gen Jerusalem ziehen.
Elç.27: 43-44 Ama Pavlusu kurtarmak isteyen yüzbaşı askerleri bu düşünceden vazgeçirdi.
Ac 27:43 Doch der Hauptmann, der Paulus das Leben retten wollte, hielt sie von ihrem Vorhaben ab.
Ne var ki, Antakya ve Konyadan gelen bazı Yahudiler,halkı kendi taraflarına çekerek Pavlusu taşladılar; onu ölmüş sanarak kentin dışına sürüklediler.
Es kamen aber dahin Juden von Antiochien und Ikonion undüberredeten das Volk und steinigten Paulus und schleiften ihn zur Stadt hinaus, meinten, er wäre gestorben.
Ayrıca Pavlusu bindirip Vali Feliksin yanına sağ salim ulaştırmak için hayvan sağlayın.››.
Und die Tiere richtet zu, daß sie Paulus draufsetzen und bringen ihn bewahrt zu Felix, dem Landpfleger.
Bütün kent ayağa kalkmıştı.Her taraftan koşuşup gelen halk Pavlusu tutup tapınaktan dışarı sürükledi. Arkasından tapınağın kapıları hemen kapatıldı.
Und die ganze Stadt ward bewegt, undward ein Zulauf des Volks. Sie griffen aber Paulus und zogen ihn zum Tempel hinaus; und alsbald wurden die Türen zugeschlossen.
Pavlusu Öldürme Girişimleri Ertesi sabah Yahudiler aralarında gizli bir anlaşma yaptılar.
Verschwörung gegen Paulus 12 Bei Tagesanbruch trafen sich eine Anzahl Juden zu einer geheimen Absprache.
Bunun üzerine kardeşler Pavlusu hemen deniz kıyısına yolladılar. Silas ile Timoteos ise Veriyada kaldılar.
Aber da fertigten die Brüder Paulus alsobald ab, daß er ginge bis an das Meer; Silas aber und Timotheus blieben da.
Pavlusu ve bizleri izleyerek, ‹‹Bu adamlar yüce Tanrının kullarıdır, size kurtuluş yolunu bildiriyorlar!›› diye bağırıp durdu.
Die folgte allenthalben Paulus und uns nach, schrie und sprach: Diese Menschen sind die Knechte Gottes des Allerhöchsten, die euch den Weg der Seligkeit verkündigen.
Elçilerin 13,17,18,19i, Havari Pavlusu ve diğer Hristiyanların sinagoglara düzenli olarak girdiklerini kaydeder.
Acts 13,17,18,19 dokumentieren alle, dass der Apostel Paulus und andere Christen regelmäßig in die Synagogen gehen.
Onlar Pavlusu alıp Ares Tepesi Kuruluna götürdüler. Ona, ‹‹Yaydığın bu yeni öğretinin ne olduğunu öğrenebilir miyiz?
Sie nahmen ihn aber und führten ihn auf den Gerichtsplatz und sprachen: Können wir auch erfahren, was das für eine neue Lehre sei, die du lehrst?
Bunun üzerine bütün topluluk sustu ve Barnabayla Pavlusu dinlemeye başladı. Barnabayla Pavlus, Tanrının kendileri aracılığıyla öteki uluslar arasında yaptığı harikalarla belirtileri tek tek anlattılar.
Da schwieg die ganze Menge still und hörte zu Paulus und Barnabas, die da erzählten, wie große Zeichen und Wunder Gott durch sie getan hatte unter den Heiden.
O zaman komutan yaklaşıp Pavlusu yakaladı, çift zincirle bağlanması için buyruk verdi. Sonra, ‹‹Kimdir bu adam, ne yaptı?›› diye sordu.
Als aber der Hauptmann nahe herzukam, nahm er ihn an sich und hieß ihn binden mit zwei Ketten und fragte, wer er wäre und was er getan hätte.
İşte Pavlus ve Korintliler. Ve.
Und… und Paulus und Korinther.
O yüzden Pavlus, Korintlilere ikinci mektubunda şöyle der.
Darum schrieb Paulus im ersten Korintherbrief.
Ertesi gün, atlıları Pavlusla birlikte yola devam etmek üzere bırakarak kaleye döndüler.
Des andern Tages aber ließen sie die Reiter mit ihm ziehen und wandten wieder um zum Lager.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0281

Farklı Dillerde Pavlusu

S

Pavlusu eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca