PRATIK YAPIN ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

üben sie
uygulayın
pratik yapın
uygulama
pratik yap
çalışmaya
alıştırma
alıştırması yapın

Pratik yapın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bir Arkadaşınız ile Pratik Yapın.
Üben Sie mit einem Freund.
Sadece birkaç kez pratik yapın, tüy yumuşatma kendi başınıza çalışmaya başlayacaktır.
Üben Sie einfach ein paar Mal und das Federn beginnt von selbst zu funktionieren.
Köpeği gezdirirken Rusça pratik yapın.
Übe Russisch mit deinem Hund.
Girişinizi ve çıkmanızı pratik yapın ve izleyicileri uygun bir şekilde tanıyın.
Üben Sie Ihren Ein- und Ausstieg und üben Sie, das Publikum angemessen zu würdigen.
Silahlar ve eşyalarla pratik yapın.
Übt mit den Waffen und Gegenständen.
Ben neden bahsettiğimi anlamak için aşağıda belirtilen pozlar rahatlatma göğüs ağrısı pratik yapın.
Üben Sie die Brust schmerzlindernde unten genannten Posen zu verstehen, was ich rede.
O yüzden, bol pratik yapın, uzmanlarınızı etkileyin ve beni rezil etmeyin.
Und machen Sie mir keine Schande. Üben Sie also fleißig, beeindrucken Sie Ihren Oberarzt.
Paris ve ulaşım 50 m için pratik yapın.
Üben Sie für 50 m von Paris und Transport.
Bu soruları cevaplayarak pratik yapın, böylece kendinizi daha güvenli ve doğal hissedeceksiniz.
Übe dich, diese Fragen zu beantworten, damit du dich sicherer und natürlicher fühlst.
En iyi sonucu almak için karanlıkta pratik yapın.
Für beste Ergebnisse im Dunkeln üben.
Altın saatte pratik yapın'' Güneş doğduktan kısa bir süre sonra veya gün batımından hemen önce''.
Üben Sie während der„goldenen Stunde“, der Zeit kurz nach Sonnenaufgang oder kurz vor Sonnenuntergang.
Güven oluşturmak için S-CAPEKİDS ile pratik yapın.
Üben Sie mit S-CAPEKIDS, um Vertrauen aufzubauen.
Avukatlar tarafından verilen hukuk klinikleri ile pratik yapın( İngilizce, İspanyolca veya Almanca).
Üben Sie in Rechtskliniken, die von Rechtsanwälten unterrichtet werden(auf Englisch, Spanisch oder Deutsch).
LinGo Play ile yabancı dil öğrenin,oynayın ve pratik yapın.
Fremdsprachen mit LinGo Play lernen,spelen und üben.
Nasıl göründüğünü görmek için eski bir alçıpan parçasına uygulayarak pratik yapın.
Üben Sie, indem Sie auf ein altes Trockenbau-Stück auftragen, um zu sehen, wie es aussehen könnte.
Tavsiyemiz: İlk başta sadece bir renkle pratik yapın.
Unser Tipp: Üben Sie zunächst nur mit einer Farbe.
En açıkçası, Nikon veya Canonun tercih edilen bir kamerasıyla yapabileceğiniz kadar pratik yapın.
Am besten üben Sie so viel wie möglich mit einer bevorzugten Kamera von Nikon oder Canon.
En az bir ay boyunca günde 2-5 dakika bu pratik yapın.
Üben Sie diese für 2-5 Minuten täglich für mindestens einen Monat.
En temel Arapça kelime haznesindeki 116 kelimeden fazlasını okuyarak ve yazarak pratik yapın.
Üben Sie das Lesen und Schreiben von mehr als 116 Worten im grundlegenden arabischen Vokabular.
Her şeyi bir yatağa, yere veyamasaya yerleştirin ve pratik yapın.
Verteile alles auf einem Bett,Boden oder Schreibtisch und übe.
Politika, ekonomi ve hukuk tartışmaları yoluyla İngilizce pratik yapın.
Üben Sie Englisch durch Debatten über Politik, Wirtschaft und Recht.
İngilizce konuşmaktan korkmayın veher gün pratik yapın.
Haben Sie keine Angst davor,Englisch zu sprechen und üben Sie jeden Tag.
Vaktinden önce uzanarak midenizde bir dergi yerleştirerek pratik yapın.
Übe vor der Zeit, indem du dich hinlegst und eine Zeitschrift auf deinen Bauch lege.
Size uygun olan herhangi bir zamanda kanalın en iyi hocalarıyla evde pratik yapın!
Üben Sie zu Hause bei den besten Instruktoren des Kanals, wann immer Sie möchten!
Düğünde güzel tebrikler için'' buruşuk'' değildi,aynanın önünde birkaç kez evde pratik yapın.
Zu schönen Glückwünschen andie Hochzeit wurden nicht"zerknittert", mehrmals zu Hause vor dem Spiegel üben.
Düzgün duruş pozisyonu pratiği yapın( özellikle üçüncü üç aylık dönemde).
Üben Sie eine gute Haltung(besonders im dritten Trimester).
Karanlık bir odada istirahat edin ve derin nefes pratikleri yapın.
Ruhen Sie sich in einem dunklen Raum aus und üben Sie die tiefe Atmung.
Şehirdeki arkadaş canlısı vekada dengi insanlarla kaynaşın ve birlikte ingilizce pratiği yapın.
Treffe auf freundliche undgleichgesinnte Menschen in der Stadt und übt zusammen euer Englisch.
Fikirleri başkalarına kendi sözlerinizle açıklama pratiği yapın.
Üben Sie, die Ideen mit eigenen Worten jemandem zu erklären.
Fikirleri başkalarına kendi sözlerinizle açıklama pratiği yapın.
Üben Sie, die Ideen mit Ihren eigenen Worten jemand anderem zu erklären.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0258

Kelime çeviri

S

Pratik yapın eşanlamlıları

uygulayın

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca