Sörf Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Kız sörf.
Sörf güvenli.
Müthişti… yani sörf.
Sörf zamanı!
Ben de sörf yapıyorum.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Sörf, seks ve skandal.
Avukatlar sörf yapmaz.
Sörf kazası, sanırım.
Çünkü sörf muhteşem bir şeydir.
Sörf için muhteşem bir gün.
Ruthie, sörf harikaydı.
Sörf tutkunu musunuz?
Kızlar sörf yapamaz Pipe.
Sörf için yaratılmışım çünkü.
Bize nasıl sörf yapılır gösterdin.
Sörf yapacaktım. Harika, baba.
Buranın sahili sörf için harika.
Sörf ipi.- Kendi tahtasının mı?
Bir yunusun üstünde sörf yapan bir kaplumbağa vardı.
Sörf Koruması: Bu program nedir?
Her yıl yüzlerce kişi buraya sörf yapmaya ve sörf öğrenmeye geliyor.
Ama sörf ve şnorkel için ideal.
Eylül ayında Phukete git, turistlerin incelemeleri sörf severleri tavsiye ediyor.
Nasıl Sörf yapılacağını biliyor.
Her ikisi de alışveriş web sayfalarında sörf yaparken çeşitli reklamlar görüntüler.
Tekrar sörf yapacağını söylüyor.
Sörf benim tutkumdu, hayatımın yönüydü.
Kendimi Pariste kaykay ve sörf yapan tek kız gibi hissederdim.
Sörf için ihtiyacım yok. Babam haklı.
Tam Pam Sörf Yapçeme hoş geldiniz.- Ne?