SÜLÜK ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Isim
Blutegel
sülük
Pipina
Kölling

Sülük Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Sülük ya da.
Blutegel oder--.
İçi de sülük dolu.
Da sind Blutegel drin.
Sülük.- Hayır?
Nein.- Ein Blutegel?
Bunlar yalnızca sülük.
Das sind nur Blutegel.
Sülük. Oh, tamam.
Oh, in Ordnung. Die Blutegel.
İnsanlar da tercüme ediyor
Sör Criston. Sülük lazım.
Ser Kriston. Und die Blutegel.
Sülük var mı yok mu?
Habe ich Blutegel oder nicht?
Üstümde sülük var mı yok mu?
Habe ich Blutegel oder nicht?
Sülük lazım. Sör Criston.
Und die Blutegel. Ser Kriston.
İyi bir zaman değil, sülük.
Kein guter Zeitpunkt, Blutsauger.
Sülük Biyoloji ve Davranış.
Kölling Biologie und Verhalten.
Bunlar sülük. Al şunları!
Das sind"Pipina". Los, nimm sie weg!
Sülük gerekecek. Sör Criston.
Ser Kriston. Und die Blutegel.
Al şunları! Bunlar sülük.
Das sind"Pipina". Los, nimm sie weg!
Sülük gibi kanımı emiyorsun.
Du saugst mein Blut wie ein Egel.
Senin de boynunda sülük var.
Du hast einen Egel an deinem Hals.
Sülük biyolojisi ve davranışı.
Kölling Biologie und Verhalten.
Evet, daha önce vücudumda sülük.
Ja, ich hatte noch nie Blutegel.
Bana sülük dedi, Thomas.
Er hat mich Blutsauger genannt, Thomas.
Sanırım bir sülük yuttum.
Ich glaube, ich verschluckte einen Blutegel.
Bana sülük gibi yapışıp duruyorlar.
Die hängen wie Blutegel an mir.
En son gittiğimizde hiç sülük yoktu.
Beim letzten Mal waren da gar keine Blutegel.
Sadece… Sülük var mı yok mu söylesen?
Habe ich Blutegel oder nicht?
Şövalyeler, şatolar, koyun eti,işkence aletleri fakirlik, sülük, cehalet dolu bir yer.
Ein wundersames Land Voll von Rittern,Burgen, Hammelbraten Folterinstrumeten, Armut, Blutegeln, Analphabetismus… und.
Ya bu sülük yine niye geldi yaa.
Warum nur wieder diese Sprecherun.
Sülük var mı yok mu?
Nur-- Habe ich irgendwelche Blutegel oder nicht?
Biraz daha sülük koy. Hadi Hans.
Na los, Hans, geben Sie mir noch'n paar Egel.
O sülük konseyi de gayet iyi biliyor.
Dieser Rat voller Egel weiß das.
Mianın ruhuna sülük gibi yapışan bu şey.
Dieses Ding hängt an Mias Seele wie ein Blutegel.
Sülük gibi. Evet, şey… Parazit mi?
Parasiten? Ja, es ist…- Es ist wie ein Blutegel.
Sonuçlar: 111, Zaman: 0.0328

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca