SALGINLARI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Ausbrüche
• Epidemien

Salgınları Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Kısırlık salgınları.
Epidemien von Unfruchtbarkeit.

Herpes salgınları tanımlama nasıl.
Wie Herpes Ausbrüche Identifizieren.

Her yüzyılın kendi salgınları vardır.
Jedes Jahrhundert hat seine eigene Krankheit.

Saldırganlık salgınları sadece tehlike durumunda ortaya çıkar.
Ausbrüche von Aggressionen treten nur bei Gefahr auf.

Hiçbir şey doğmuyor. Kısırlık salgınları.
Epidemien von Unfruchtbarkeit. Nichts wird geboren.

Savaşı ve salgınları gördü.
Sie hat Kriege und Seuchen erlebt.

Ancak, salgınları tespit etmek için bir şey ve onları önlemek için başka bir şey.
Es ist jedoch eine Sache, Ausbrüche zu erkennen und eine andere, um sie zu verhindern.

Bazı kullanıcılar hafif akne salgınları yaşamış.
Einige Benutzer haben leichte Akne Ausbrüche erfahren.

Salmonelloz salgınları, dünya çapında büyük bir ekonomik ve sağlık sorunu vardır.
Ausbrüche von Salmonellose sind weltweit eine große Wirtschafts-und Gesundheitsproblem.

KaliforniyaNın Hepatit A Salgınları: Neden Virüs Yayılıyor?
Kaliforniens Hepatitis A Ausbrüche: Warum Breitet Sich Das Virus Aus?

Salmonelloz salgınları, dünya çapında büyük bir ekonomik ve sağlık sorunu vardır.
Ausbrüche von Salmonellose sind ein großes Wirtschafts- und Gesundheitsproblem weltweit.

KaliforniyaNın Hepatit A Salgınları: Neden Virüs Yayılıyor?
Kalifornische Hepatitis A Ausbrüche: Warum verbreitet sich der Virus?

Bu salgınları gizli bitkisel ilaçlar ile kontrol altında tutmanıza yardımcı olacak gerçekler.
Fakten, die helfen können, diese Ausbrüche mit geheimen pflanzlichen Heilmitteln in Schach zu halten.

Bulaşıcı değildir ama stres de salgınları tetiklemek için bilinir.
Es ist nicht ansteckend, aber Stress ist auch bekannt, Ausbrüche auslösen.

Yani, Ebola gibi salgınları önleyebilmeyi istiyorsak, aşı geliştirme ve stok üretme yatırımında elimizi taşın altına koymaliyız.
Wenn wir also in der Lage sein wollen, Epidemien wie Ebola zu verhindern, müssen wir das Risiko der Investition in Impfstoffentwicklung und der Erzeugung von Vorräten tragen.

Evcil hayvanlara bağlı hastalıkların salgınları artıyor gibi görünüyor.
Ausbrüche von Krankheiten im Zusammenhang mit Haustieren scheinen zuzunehmen.

Keşfedin Bu kötü salgınları nasıl tutulur uzaktagüçlü doğal ilaçlar ile.
Entdecke die Stadt wie man diese bösen Ausbrüche bewahrt in Schachmit starken natürlichen Heilmitteln.

Evcil hayvanlarla bağlantılı hastalık salgınları artıyor gibi görünüyor.
Ausbrüche von Krankheiten im Zusammenhang mit Haustieren scheinen zuzunehmen.

Ancak, kanser gibi kolektif salgınları anlama ve yok etme yeteneğimizi ciddi şekilde sınırlandırıyor.
Aber es begrenzt unsere Fähigkeit, kollektive Epidemien wie Krebs zu verstehen und auszurotten.

Geçen yüzyılda, kabuk böcekleri-tipografların popülasyonlarının büyük salgınları, geniş orman alanlarının ölümüne yol açtı.
Im letzten Jahrhundert führten massive Ausbrüche von Populationen von Borkenkäfer-Typographen zum Absterben großer Waldflächen.

WannaCry, ExPetr ve BadRabbit salgınları önceden gördüğümüz hiçbir şeye benzemiyordu.
Epidemien wie WannaCry, ExPetr und BadRabbit hatten wir bis dato so noch nie gesehen.

Dang gibi hastalıklardan etkilenen dünyanın bazı bölgelerinde, bu, salgınları kontrol etme yeteneğimizi tehlikeye atar.
In Teilen der Welt, die von Krankheiten wie Dengue-Fieber betroffen sind, gefährdet dies unsere Fähigkeit, Ausbrüche zu kontrollieren.

Bunları düzenli olarak uygulamak, salgınları durdurabilir veya en azından lekelerin patlak vermesini en aza indirebilir.''.
Regelmäßige Anwendung kann Ausbrüche verhindern oder den Ausbruch von Flecken zumindest minimieren.".

Küresel olarak birçok mekanizmaya yatırım yapmak, bu da diğer ülkelere salgınları durdurmalarına yardımcı olmak için destek sağlayabilir.
Es wurde bereits viel in globale Strategien investiert, die anderen Ländern Unterstützung bieten können, um vor Ort und Stelle einen Ausbruch zu verhindern.

Buna ek olarak Eğer örneğin, salgınları ya da pazara sunulan bir ürünün yayılmasını inceleyen bir çözümleyici[ analist] iseniz, yapacağınız örnek kümenizden rastgele bir kişi seçip arkadaşlarını belirleyip, hem o kişiyi hem de arkadaşlarını gözlemlemektir.
Wenn Sie ein Analytiker wären, der versucht, eine Epidemie zu erforschen oder zum Beispiel die Annahme eines Produkts vorherzusagen, könnten Sie nun zusätzlich eine Zufallsstichprobe der Population ziehen und die ihre Freunde benennen lassen und den Freunden folgen, und sowohl den Zufälligen als auch den Freunden folgen.

Bu ürünün bir daha olumsuz unsur bazen akne salgınları ve artırdı öfke neden olabilir olmasıdır.
Eine weitere ungünstige Facette dieses Produkts ist, dass es manchmal Akne Ausbrüche und erhöhte Wut auslösen.

Gates ayrıca gelecekteki ölümcül küresel salgınları yeni bir tür“ askeri silahla” karşılaştırdı.
Der Milliardär verglich auch zukünftige tödliche globale Pandemien mit einer neuen Art von„militärischer Waffe“.

Büyük gıda kaynaklı salmonella enfeksiyonu salgınları, kontamine yiyeceklerin geri çağrılmasına neden olur.
Große lebensmittelbedingte Ausbrüche von Salmonellen Infektionen haben zur Folge, dass kontaminierte Lebensmittel zurückgerufen werden.

Salgınlar( HSV-2) enfeksiyonu sonra insanlarda test herpes.
Ausbrüche(HSV-2) -Infektion dann der Testherpes bei Menschen.

Amerika Birleşik Devletlerinde salgınlar tek sayılı yıllarda daha yaygın olma eğilimindedir.
In den Vereinigten Staaten sind die Ausbrüche in ungeraden Jahren tendenziell stärker verbreitet.