SEVMEMIŞTIM ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• ich mochte
• geliebt

Sevmemiştim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Ben de sevmemiştim.
Ich auch nicht.

Hayır. Ama onu hiç sevmemiştim.
Nein, aber ich mochte ihn nie.

Onu hiç sevmemiştim zaten.
Mochte ihn sowieso nie.

Zaten o logoyu hiç sevmemiştim.
Das Logo mochte ich nie.

Sevmemiştim hiçbir zaman bu kokuyu.
Ich mochte den Geruch noch nie.

Onu hiç sevmemiştim.
Ich mochte Sie nie.

Ama zaten ben seni gerçekten hiç sevmemiştim!
Ich habe dich nie wirklich geliebt.

Onu hiç sevmemiştim.
Ich mochte ihn nie.

Sevmemiştim bu yılın ilk ayını pek.
Ich mag den ersten Monat im Jahr ganz und gar nicht.

Zaten hiç sevmemiştim.
Ich mochte sie nie.

Onu biliyoruz! Doğrusu bu ismi hiçbir zaman sevmemiştim.
Ehrlich gesagt, hasste ich diesen Namen immer. Das wissen wir!

Seni hiç sevmemiştim!
Hab' dich nie geliebt!

Kesinlikle hayır. Biliyor musun, onu hiç sevmemiştim.
Definitiv nicht. Ich mochte sie nie wirklich.

Onu hiç sevmemiştim.
Ich mochte sie noch nie.

Belki de bu nedenle Los Angeles i çok sevmemiştim.
Um ehrlich zu sein, mochte ich Los Angeles nie besonders.

Ama onu hiç sevmemiştim. Hayır.
Nein, aber ich mochte ihn nie.

Onu hiçbir zaman gerçekten sevmemiştim.
Ich mochte ihn sowieso nie richtig.

Seni hiç sevmemiştim zaten. Sana güvenmemeliydim.
Ich mochte dich eh nie. Ich hätte dir nie vertrauen sollen.

Onları hiç sevmemiştim.
Ich mochte Sie nie.

Dallowayi ben de sevmemiştim( bloguma bakabilirsiniz).
Sie konnten Hillary Clinton nicht ertragen(ich auch nicht)..

Bu tabak setini hiç sevmemiştim.
Ich mochte dieses Service nie.

Zaten Mariayı pek sevmemiştim, ama o adamdan nefret ediyordum.
Maria mochte ich eigentlich nie, aber den Mann hasste ich wirklich.

Hiçbir zaman okyanusu sevmemiştim.
Ich mochte den Ozean noch nie.

Bu arada, ben o çocuğu hiç sevmemiştim ve çok kötü bir eş olacağını düşünüyordum.
Ich hab ihn nie gemocht und er wäre ein schlechter Ehemann gewesen.

İlk seferinde ben de sevmemiştim.
Ich hasste es beim ersten Mal auch.

Geçmişte Meganı hiç sevmemiştim ama bu gezide onu tanımaya başlıyorum.
In der Vergangenheit mochte ich Megan nicht, aber auf diesem Ausflug lerne ich sie kennen.

Zaten ülkeyi hiçbir zaman sevmemiştim.
Ich mochte das Land sowieso noch nie.

Miloyu hiç sevmemiştim.
Ich mochte Milo nie.

O adamı hiç sevmemiştim.
Ich mochte ihn nie.

Hiç bu kadar sevmemiştim.
Ich mochte es nie.